Köpek İdarecisi Eğitimi - Göktan Eker http://www.goktaneker.com Polis ve Askeri Köpek Eğitim Uzmanı - K9 Trainer Göktan Eker's Blog Mon, 21 Aug 2023 20:03:13 +0000 en-US hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.7 Özel Güvenlik ve Görev Köpekleri Üzerine Bazı Anekdotlar http://www.goktaneker.com/2023/08/21/ozel-guvenlik-ve-gorev-kopekleri-uzerine-bazi-anekdotlar%ef%bb%bf/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=ozel-guvenlik-ve-gorev-kopekleri-uzerine-bazi-anekdotlar%25ef%25bb%25bf Mon, 21 Aug 2023 20:03:12 +0000 http://www.goktaneker.com/?p=3852 Özel Güvenlik ve Görev Köpekleri Üzerine Bazı Anekdotlar Yanlış uygulamalar yüzünden sonu gelen sektör. Daha Önce Güvenlik Hizmetlerinde K9 ların kullanımı ile ilgili şu yazıyı kaleme almıştım. Gelinen noktayı bir[...]

The post Özel Güvenlik ve Görev Köpekleri Üzerine Bazı Anekdotlar first appeared on Göktan Eker.

]]>
Özel Güvenlik ve Görev Köpekleri Üzerine Bazı Anekdotlar

Yanlış uygulamalar yüzünden sonu gelen sektör.

Daha Önce Güvenlik Hizmetlerinde K9 ların kullanımı ile ilgili şu yazıyı kaleme almıştım. Gelinen noktayı bir kez daha ele almak istedim.

Özel güvenlik hizmetlerinde K9 kullanımı

2004/2005 yillarında istanbulda meydana gelen terör olaylarının ardından özel güvenlik sektöründeki bomba ve koruma köpekleri ihtiyacı sebebi ile Bursa’dan İstanbula taşındım.

Zira K9 bomba köpeklerine gelen talep sebebi ile yoğun bir iş programı oluştu. Bu arada Havalimanı Güvenliği yapan bir firmaya K9 birimi kurdum ve ilk eğitimleri vererek danışmanlık hizmeti vermeye başladım.

Birlikte Irakta görev yaptığım ve hayatımı borçlu olduğum Duke jr isimli köpeğimizi de bu firmaya verdim. Duke jr ın babası İngiltere Lancastre polis köpek eğitim merkezinde eğitilmiş bir narkotik köpeği , annesi ise ev köpeği olan labrador Tırtıl dı.

O tarihlerde k9 lar ile hizmet verebilen istanbulda sonradan Özel Güvenlik Federasyonu Başkanlığı da yapmış birine ait firma , benim Danışmanlık firmam ve kuruluşunu yaptığım Havalimanı Güvenlik firması vardı.

Ancak istanbula geldiğimde köpek çiftliklerinin görev köpeği , bomba köpeği adı altında yaptıkları sahtekarlıklar ve buna çanak tutan özel güvenlik firmaları olduğunu gördüm. Zira insanlar kendini güvende hissetmek ve bombalar konusunda etkin olan k9 ların içerisinde olduğu bir güvenlik hizmeti almak istiyorlardı.Bazı özel güvenlik firmaları ise , alman çoban köpeği üreten çiftliklerden aldıkları köpeklerin üzerine k9 yazan bir yelek giydirip görev köpeği diye pazarlıyorlardı.

İslamcı terörün musevi vatandaşlarımızın ibadethanelerini hedef alan saldırıları neticesinde  , tarafıma ulaşan uluslararası bir güvenlik Danışmanlık firması sayesinde onlarca açılış, tören , konser gibi etkinliklerde köpeklerim ile görev aldık.

SİNAGOG GÖREVİ

Musevi vatandaşlarımızın sinagogta yapacakları bir etkinlikten önce k9 larla hizmet almak istedikleri tarafıma ulaşmış , ben de planlamamı k9 ların en dış güvenlik halkasında törene katılacakların çok dikkatini çekmeyecek şekilde konuşlanmak üzerine yapmıştım.

Aşırı güvenlik önlemlerinin insanları güvende hissettirmekten ziyade daha da huzursuz edebildiğini gayet iyi tecrübe etmiştim.

Organizasyondan saatler önce köpeğin ihtiyaçlarını gidermek için iki emniyet personeli ile sohbet ederek dış güvenlik halkasının da dışına çıktığımızda bir şahsın dikkatlice bizi izlediğini farketmiştik , yaptığımız profil incelemesi sonucu şahsın köpeklere ilgi duyacak bir sosyokültürel yapıda olmadığını da tespit etmiştik. Bunun üzerine ben ‘Kimse kıpırdamasın sanırım köpek bir koku aldı’  diye bağırınca şahıs koşmaya başladı ve gözden kayboldu , aynı anda yanımızda bulunan emniyet mensubu gençler eşgal bilgisini çoktan anons etmişlerdi bile , sonuç yakalanan şahıstan alınan bilgilerle bir hücrenin çökertildiği bilgisi idi , en azından bana ulaşan bilgi bu yöndeydi. Yani K9 un varlığı ve emniyet mensubu arkadaşlarla oynadığımız oyun sonuç getirmişti.

AVM DEN KAÇAN ARABA 

Beylikdüzü tarafında yeni açılan bir avm de sevgili kızım Betty ( başbakanlıkta görev yapan Balyozun annesi ) ile güvenlik görevlisi arkadaşımız , profilleme stratejisi ile AVM açık otopark girişinde  rutin bir arama yaparken ,Bety nin koklayarak bir araca doğru yöneldiği  , bu aracın ekibi gördükten sonra aracı geri çevirdiğini ve avm ye girmekten vazgeçip uzaklaşmak istediğini görülmüş , aracın geri dönüşü ve hızlanmaya başlaması ile betty idarecinin elinden kurtulup aracın arkasından koşmaya başlayınca kısa süreli bir panik yaşanmış ve aracın hızlı akan E5 trafiğinde kaybolması ile bety geri dönmüş , plakasının ve araç bilgilerinin emniyet ile paylaşılması ardından araç terk edilmiş şekilde bulunmuştu. Yapılan aramada araçta tehtid oluşturan hiç bir suç unsuru bulunamamış taa ki kriminal şube incelemesine kadar , kriminal şube ekipleri yaptıkları teknik inceleme sonucu araçta daha önce yüklü miktar patlayıcı taşındığı kanaatine varılmış , kızımız Bety ve idarecisi görevini başarı ile tamamlamıştı.

Özel Güvenlik Hizmetlerinde K9 lar ile çalışan bir çok arkadaşımın başından benzer olaylar geçtiğini de biliyorum. Zira eski bir emniyet mensubu ve eski meslektaşlarımın köpek seven çocuklarının K9 Amcası olarak içinde köpeklerin geçtiği hemen her olay konusunda belirli düzeyde bilgiye ulaşmıştım. 

DURMA NOKTASI

Bu tarihlerde henüz özel güvenlik hizmetlerinde k9 kullanımı ile ilgili bir mevzuat yoktu , hatta 5188 özel güvenlik kanunu bile henüz çıkmamıştı.

Bu hizmetin verilme şartları ile ilgili hukuki veya idari bir mevzuatın olmaması art niyetli firmalara yarıyordu.

Zira gerekli eğitimleri almamış , yetkin olmayan kişilerce bu hizmet AVM’lere , İbb nin metro güvenliklerine veriliyordu, otobanda araçtan düşerek sakatlanan ve hayatını kaybeden köpekler haberininin ne yazık ki bu hizmeti verdiğini dününen yüzünden yaşandığını da görmüş olduk.

Hayatında bomba veya patlayıcı madde görmemiş , ev köpekleri eğitmenleri ve mantar gibi artan özel güvenlik firmalarının bazı uyanık sahipleri bu boşluktan fazlası ile faydalanıyordu. Sektörün adeta içi çürüyordu.

Hava limanlarında ise fiziki güvenlik ve kargo güvenliğinde köpekler yoğun bir şekilde kullanılıyor, hava limanların ciddi güvenlik prosedürleri kapsamında kaliteli hizmet tercih ediliyordu. Ben de bu kalite kontrol sistemini baz alarak ve yıllarca çalıştığım ortadoğu ülkelerinin tecrübesi ile hizmet vermeye gayret ediyordum

Havalimanı dışındaki bu bozuk yapı , sonunda tabiri caiz ise patladı ve bir avm de köpeğin genç bir kızı ısırması ile yapılan soruşturmada köpeğin herhangi bir eğitimi olmadığı , idarecisi personelin ise bir gün önce işe alındığı anlaşıldı. Valilik ve emniyet müdürlüğü bu durum üzerine havalimanları hariç köpeklerin kullanımın durdurulması için bir yazı yazdı.

Bu durum bir anda sektörü olumsuz etkilediği gibi dolaylı olarak emniyet ve jandarmayı da etkiledi. Zira özel güvenlik hizmetlerinde köpek kullanımı ile gelişen sektör , kaliteli köpeklerin Türkiye’de yetişmesine ve kolluk kuvvetlerinin de artan köpek ihtiyacının kolayca tedariğine sebep olmuştu.

Bu kapsamda Ankara sıhhiyede bomba yüklü minibüsü bulan Maske , Başbakanlık ta görev yapan Mızrak , Dark ve Balyoz tarafımdan tedarik edilerek emniyet teşkilatına , öncesinde Pars gümrük teşkilatına , bir çok köpek te sivil savunmaya tarafımızdan dan kazandırılmıştı. Benim gibi işini kaliteli yapan diğer işletmeler de bu kapsamda  Köpeklerin bir kısmını hibe şeklinde bir kısmını da satın alma yöntemi ile tedariklerine devam ediyorladı.

Bu gelen yasaklama ile ben yine rotayı yurtdışına çevirmiş , Irak Afganistan , Azerbaycan , libya , Suriye ve ABD ye eğitimli köpek tedariğine başlamıştım.

HAVALİMANI SALDIRISI

Atatürk Havalimanı baskınından bir kaç gün önce de hava limanında köpek kullanımı konusunda bir yasak getirilmiş , dönem dönem emniyet birimlerinin dahi destek aldığı özel güvenlik bomba köpeklerine görevden el çektirilmişti, sadece kargo güvenliğinde çalışan köpeklerin çalışmasına izin verilmiş, otopark ve havalimanı girişlerinde görev yapan ekipler ne yazık ki yasaklanmıştı.

Başbakanlık Bimere konu ile ilgili ihbarda bulunmuş ve bunun büyük bir güvenlik açığı doğuracağını ( hizmet veren ekiplerin rakip firma olmasına rağmen ) geri dönülmez sonuçları olacak bu hatadan dönülmesi gerektiğini yazdığım uzun bir mailden bir kaç gün sonra ne yazık ki onlarca insan hayatını kaybetti.

REİNA SALDIRISI

Yine benzer bir durum da yılbaşında , Ortaköy’de deniz kenarında bulunan bir eğlence mekanında meydana geldi , mevcut riskleri göz önünde bulundururak , Yılbaşı gecesi için iki koruma köpeği ( Hollanda polisi KNPV sınavını geçmiş ) bir bomba köpeği ile vereceğimiz güvenlik hizmeti emniyetin izin vermemesi ile iptal oldu , hoş o gece büyük ihtimal ben de orda olacaktım , ve kapı dışındaki ilk silahlı müdaleyeye dahil olacaktım , belki de ölecektim , Yada görev köpekleri ile alınmış güvenlik önlemi teröristi o mekandan uzak tutacaktı. Zira istihbarat raporlarına ve yakalan terörist sorgularında eylem öncesi teöristlerce yapılan  keşiflerde köpeklerin büyük caydırıcılığı olduğu yönünde ciddi bilgiler vardı.

BEŞİKTAŞ SALDIRISI

Öncelikle  TİM 47 , değerli kardeşim Vefa Karakurdu ve saldırıda hayatını kaybeden tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.

Polis akademisinden tanıdığım bir üst devre emekli emniyet mensubu , güvenlik danışmanlık hizmetleri veren bir abimin üzerinde emek harcadığı bu saldırının gerçekleşmesinden haftalar önce stadın güvenlik risklerinin belirlenmesi için yapılan bir çalışmaya dahil olmuştum , islamcı terörün karakteristiğini iyi bilen uzmanlarca yapılan risk analizlerinde k9 ların nasıl etkin olabileceği de uzun uzun tartışılmış , en dış güvenlik halkası için üst düzey koruma ve bomba köpekleri tarafımızdan önerilmişti.

Şehit kardeşim Vefa’nın çabalarına rağmen ne yazık ki k9 lar etkin rol alamadı ve saldırıda bir çok kaybımız oldu , k9 ların saldırıyı önleyip önleyemeyeceğini bilemiyorum , ancak kişisel tecrübem doğru kullanılan k9 birimlerinin can kaybını çokça azaltacağı yönündeydi.

23 NOLU GENELGE

5188 sayılı kanuna 2015 sonlarında 23 nolu genelge ile görev hayvanlarının özel güvenlik hizmetlerinde kullanımı mevzuatlaştığında çok sevinmiştim , bu sevincin erken ve boş olduğunu daha ilk görev köpekleri sınavında anladım.

Yapılan ilk özel güvenlik görev köpekleri sınavına 80 civarı bomba köpeği 15 civarı koruma köpeği katıldı, bomba sınavından sadece benim firmama ait üç köpek başarılı oldu , benim de bizzat girdiğim koruma sınavında ise ⅚ köpek başarılı olabildik.

Sınavı organize eden Emniyet Köpek Eğitim merkezindeki bazıları ile bir zamanlar birlikte görev yaptığım arkadaşların bomba ve patlayıcılar konusunda bu denli hatalı uygulamalar yapabileceğini hiç düşünmezdim. Zira sınavın ölçme değerlendirmesinden, saklanan maddelerin yönetmelikte bulunan miktarlardan farklı olmasına kadar onlarca teknik hata mevcuttu, devamında yapılan sınavlarda ise sınav sorumlularının akıl almaz hataları yüzünden o kadar emek harcayan biz özel güvenlikçilerin haklarının nasıl yendiğine de şahit olduk. 

ÖLÇME DEĞERLENDİRME

Yapılan sınavların bilimsel ölçme değerlendirme sisteminden uzak olması , gözemci olarak katılabildiğimiz sınavlarda sınav sorumluları  tarafından yapılan inanılmaz hatalar , memur arkadaşların bunlarla da kalmayıp , ekmeğinin peşinde olan stres içindeki idarecileri aşağılamaları , bundan köpekçi olmaz , bu köpeği ben para verip almam söylevleri , gerek biz eğitmenlerin gerekse firma sahiplerinin kafasını oldukça fazla karıştırmıştı. Ne yaşıyorduk Biz ?

Firma temsilcilerinin ısrarla toplantı talebi üzerine nihayetinde köpek eğitim merkezinde bu konu ile ilgili bir toplantı düzenlendi. Toplantıda köpeklerde kalça filminden , madde miktarlarına , ölçme değerlendirme sistemindeki hatalardan patlayıcı madde ile gerçekleşen eylemlere kadar bir çok konu detaylıca konuşuldu.

Bir Bomba uzmanı kardeşimizin bu  sınavda patlayıcı zulası bulunması istenmiş , gerçek hayat böyle değil ciddi hatalar yapılmış şeklindeki tespitini unutamam. Zira 20 cm uzunluğundaki bir korteksi arabanın farına , 100 gramlık bir patlayıcı ise bir otobüsün tavanındaki lambanın altına saklanmıştı. Teröristlerin bu tip bir uygulama yaptıklarına ne şahit oldum ne de duydum, her gördüğüm görev yapan bomba uzmanlarına da bu bilgileri sorduğumda arkadaşlar bu işe infilaklı fitilin tersi ile güldüler.

Bu toplantının ardından sistemin daha iyi noktalara taşınacağını düşünürken , sınavı organize edenler önce sınavlara gözlemci almayı , sonra da saklanan maddelerin nerede olduğunu ve kaç gram olduğunu söylemeyi bıraktılar.

Düşünün bir ekip eğitiyorsunuz , sınava giriyor ve nerede hata yaptıklarını , eğitim sistemini geliştirmek açısından gerekli olan geri dönüşleri alamıyorsunuz. 

Şu sıralar bu sınav sistemini kurgulayan ve her sınavda her toplantıda Özel Güvenlik firmalarını ve çalışanlarını aşağılayanlar emekli olup Özel Güvenlik firmalarında uzman olarak işe başladılar.

SINAVLARDA KULLANILAN PATLAYICI MADDELER

Gelelim sınavların en komik başlığına , patlayıcı madde köpekleri eğitiyoruz ve patlayıcı madde köpeği sınavına giriyoruz , ancak özel Güvenlik Firmalarının patlayıcı madde edinmesi ve bulundurmasına izin yok. Yok yok doğru duydunuz maalesef öyle . Yurtdışından binlerce dolara ithal ettiğimiz koku kitleri ile çalışmak durumunda kalıyoruz.

Bununla da kalmayıp , depolardan alınan sıfır maddeler sınavlarda kullanılıyor, yani sahada köpeklerin kesinlikle karşılaşmayacakları bir koku yapısı sınavda onlara soruluyor. Zira patlayıcı maddeler teröristler tarafından zor temin edilen , çantalarda ,vücutlara sarılarak yatak altlarında, eşyalar arasında taşınan , bazen kaçakçıların yöntemleri bazen de teröre yardım ve yataklık edenlerin tedarik ettiği bu maddeler eylemden önce kesinlikle fabrikasyon durumunda olmaz. 

ABD de polis köpeklerinin sertifikalandırıldığı Görev Köpekleri  Birliğinde  sınav hakemi olan biri olarak sınavdan bir kaç gün önce sınava girecek ekiplerin sınav yapılacak alanda ve sınavda aranılacak maddelerle çalışmasına müsade ederdik. Ama ülkemizde bu işi yapmamamız için tüm ortam oluşturulmuş durumda.

Ülkemizde bomba köpeklerini sınava hazırlayan bir özel güvenlik firmasına patlayıcı maddeler bulundurulmasına izin vermeyip, patlayıcı maddelerle sınav yapılmasının absürdlüğünü her ne kadar anlatsak da halen bu soruna çözüm bulunmuş değil, ancak sınavı organize eden kişilerin sınava giren firmalara eğitim için patlayıcı madde ile gidip , köpeklerin sınava hazırlanması aşamasında ücret karşılığında destek verdiklerini öğrendiğimde sistemin iyice çürümeye başladığını düşünmüştüm.

Sorunu çözmeyip sorundan faydalanan kişiler … Firmaların da buna göz yummaları , ciddi miktarlara varan yatırımlarını korumak adına ayak uydrmalarını da anlıyorum sanırım.

ÜCRETLENDİRME

2017 Ylında 1000 TL olan sınav ücretleri 2022 yılına geldiğimzde 32.000 tl oldu. Yarı kamu hizmeti veren özel Güvenlik firması Görev Köpekleri Fahiş SInav ücretinin yanında fotokopi ile çoğaltılan kimlik ücreti ise 6000 tl , yani çipli , özel dizayn edilmiş bir kimlikten bahsetmiyoruz, bildiğiniz hakikatten fotokopi. Şu anda türkiyede pilot sınavları bile bu ücretlerin yanında komik kalıyor, uzaya füze göndermiyoruz , bir bomba köpeğine araç valiz ve oda araması yapıyoruz , bu ödenen ücretler allah aşkına nereye gidiyor ?

BU ücretleri sorduğumuzda zaten çok kazanıyorsunuz cevabını veren pişkin yöneticilerden  ve memur arkadaşlardan bahsetmiyorum bile. 20 Köpekle sınava giriyorsunuz , altıyüz küsür ücret ödüyorsunuz , sınavdan başarılı olmayanların ücretleri yanıyor, başlarda uygulanan bir bütünleme sınavı organizasyonu yok. Sınava sokup sınav geçen personelin çalıştığı sözleşmeli proje müşterinin isteği ile her an sonlanabilir ve siz bu paraları ödemek zorundasınız. 2023 e geldiğimizde maliyetler ve ücretlerden bahsetmiyorum bile.

Bir köpeği 3 ayda eğitiyorsunuz, en az 2 ay personel ile eğitim yapıyorsunuz , sınavlar da yılda bir yapılıyor. yani sınavdan başarısız olunması durumunda köpekde personel de boşa çıkıyor, bir sonraki sınava kadar personele maaş vermenize rağmen projede çalıştıramıyorsunuz. Bununla da bitmiyor, sınavı geçen personelin bazısı kendini helikopterden helikoptere atlayan komando gibi görmeye başlayıp , kendini naza çekmeler , ayrılırsam projeniz batar demeye gelen tavırlar gösteriyor , hatta sınavda başarılı olunca iki katı ücret isteyebiliyor, ya da kimseye haber vermeden işi bırakıp kayıplara karışabiliyor, bu durumda iki yıl köpek ve idarecisinden para kazanabilecekken , yani yaptığınız yatırımların karşılığını nihayet alabilecekken yine mağdur oluyorsunuz.

İNSAN KAYNAKLARI SIKINTISI

Özel Güvenlik kanunu gereği özel güvenlik personeli işçi statüsünde , ancak arkadaşlarımızın çoğu standart özel güvenlik hizmetlerinde özlük haklarının korunmadığı , mağdur edildiklerine bahsederken , köpek idarecisi oldukları anda kendilerini memur gibi görmeye başlıyorlar ancak aleylerine olan her durumda da işçi gibi davranıyorlar. Düşünün Bomba veya koruma köpeği idareciliği eğitimi alıp çalıştıkları firmaları mağdur ederek kayıplara karışan arkadaşları 6 ay sonra köpek eğitim uzmanı olarak sosyal medya yayınları yaparken bulabiliyorsunuz.

Daha eğitimli bir köpeğin idareciliği konusunda uzmanlaşmamış arkadaşlarımız , bir anda köpein eğitimi konusunda uzmanlaşmış olarak karşımıza çıkabiliyorlar.

GELİNEN NOKTA 

Yukarıda anlattıklarımız veya atladıklarımız , ya da saygıdan dolayı anlatamadıklarımız sebebi ile gelinen noktada sektörde hizmet veren firmalar küçülmeye , K9 ların  güvenlik hizmetlerindeki önemli olmasına rağmen kullanımı azalmaya başladı. Havalimanı kargo güvenliğinde K9 ları neredeyse mecburen kullanan firmalar sözleşmleri gereğince geri çekilemezken, ciddi mali yükün altına girmiş durumdalar.

Kısaca sınav sistemindeki halen düzeltilmeyen yanlışlar , yatırım yapan firmaların yatırımlarını korumak adına yüksek sesle bu yanlışları dile getirmemeleri , çalışan personel konusundaki sorunlar,  maliyetlerin astronomik artışı ve bir çok  sebepten dolayı K9 lar artık etkin bir biçimde Özel Güvenlik Hizmetlerinde kullanılmıyor.

Bu yazıyı kaleme alma sebebi ise başta ekomomideki sorunlar, çok fazla göç alınmış olmasının ve bir çok etkenin ülkemizde yeni bir güvenlik iklimi yarattığını görmem, önümüzdeki dönem bu konudaki öngörümün doğru veya yanlış olduğunu gösterecektir.

The post Özel Güvenlik ve Görev Köpekleri Üzerine Bazı Anekdotlar first appeared on Göktan Eker.

]]>
DOG SHOW- IRK STANDARTLARI YARIŞMASI NEDİR ? http://www.goktaneker.com/2022/12/15/dog-show-irk-standartlari-yarismasi-nedir/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=dog-show-irk-standartlari-yarismasi-nedir Thu, 15 Dec 2022 11:16:32 +0000 http://www.goktaneker.com/?p=3813 Bundan 30 yıl kadar önce yani internet ve sosyal medyanın olmadığı televizyon ile dünyayı takip ettiğimiz zamanlarda köpekler hakkında birçok bilgiye yabancı kaynaklardan ulaşabiliyorduk. Kitaplar , dergiler benzeri yazılı kaynaklardan[...]

The post DOG SHOW- IRK STANDARTLARI YARIŞMASI NEDİR ? first appeared on Göktan Eker.

]]>
Bundan 30 yıl kadar önce yani internet ve sosyal medyanın olmadığı televizyon ile dünyayı takip ettiğimiz zamanlarda köpekler hakkında birçok bilgiye yabancı kaynaklardan ulaşabiliyorduk.

Kitaplar , dergiler benzeri yazılı kaynaklardan ki hepsi yabancı dilde, özellikle Avrupa’da, İngiltere’de ve Amerika’da köpekler ile ilgili ne tür organizasyonlar yapıldığını anlamaya çalışıyorduk. Benim gibi çok az şanslı insan o zamanlarda yurt dışında bu tip organizasyonları görme fırsatı yakalayabilirlerdi, ancak bu kadar kalabalık ve keyifli organizasyonların nasıl yapıldığına dair fikir edinmek için de uğraşırlardı.

Dog Show kelimesini ilk o tarihlerde görmüştüm, Almanya’da  Bir sokak afişinde gördüğüm dog show ilanı bana köpeklerin eğitimleri ile ilgili yapılan bir etkinlik olacağı fikrini vermişti.

Etkinlik alanına gittiğimde , 10 kadar ring tabir edilen tahminen 12×12 metrelik kare alanları görmüş , ortalarda gezinen yüzlerce köpek gözlemlemiş, masaların üzerinde tüyleri taranan köpekleri görünce merakım iyice artmıştı.

Bir süre sonra ring tabir edilen alanlara sorumlu bir kaç kişi geldi ve sıra ile köpekleri içeri almaya başladılar. Köpekler tek tek kontrol ediliyor, grup halinde arka arkaya koşuyorlar ve sahanın tam ortasındaki kişi tarafından gözlemleniyordu. Köpeklerin özellikle neden dişlerinin kontrol edildiğini ve erkek köpeklerin neden testislerinin kontrol edildiğini o gün çok da anlamamıştım.

Neredeyse birbirinin aynısı olan aynı ırkktaki köpeklerin neye göre sıralandığını anlamakta da zorluk çektiğimi belirtmeliyim. Sonradan hakem olduğunu öğrendiğim kişi köpekleri uzun uzun süzüyor, duruşlarına,  koşularına bakıyor , teker teker bir ileri bir geri koşmalarını istiyor ve onları sıraladıktan sonra birinci ikinci ve üçüncüyü seçiyordu.

Hemen her ringde birçok farklı ırktan köpek kendi ırkdaşları ile yarışıyordu. Alana ilk geldiğimde bu etkinliğin bir köpek eğitim etkinliği olmadığını daha çok köpek güzellik yarışması gibi bir şey olduğunu düşünmüştüm. Ancak köpekleri ve hakemleri  seyrettikçe bu etkinliğin bir köpek güzellik yarışmasından çok daha fazlası olduğunu düşünmeye başladığımı hatırlıyorum.

Beni bu etkinliğe götüren Alman meslektaşım bunun bana ırk standartları yarışması olduğunu, önce köpeklerin kendi ırkları içerisinden erkekler ve dişiler şeklinde yarıştıklarını akabinde seçilen erkekler ve dişilerin birlikte yarıştıklarını ve en sonunda o ırkın standartlara en yakınının seçildiğini aktardığında, organizasyonun köpek güzellik yarışması olmadığına emin oldum.

Yarışmanın sonuna kadar kalamadım ancak Alman meslektaşım bana işleyişi dönüş yolunda kısaca anlattı, hayranlıkla dinlediğimi ve bu ırk standartları yarışmalarının neredeyse bir yüzyıldır yapıldığını öğrendiğimde ki şaşkınlığımı hatırlıyorum.

Üzerinden yıllar geçti ve ülkelerde ırk standartları yarışmalarını yani dog showları ülkemizde organize eden Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonu ( Turkish Kennel Club da diyebiliriz ) yönetim kurulu üyesi olduktan sonra, her ırk standartları yarışmasında ilk dog show a gittiğim heyecanı tekrar tekrar yaşadım.

30 yıl sonra da olsa ülkemizde kinolojinin oldukça ilerlemesi, hele en son istanbul yarışmasında kırılan kayıt rekoru ( 1860 kayıt ) ile bu yazıyı kaleme almaya karar verdim.

Irk standartları yarışmasının ne olduğunu, neden ihtiyaç duyulduğunu  ve işleyişini, duyduğum heyecan ve sevinci kısaca siz değerli okurlarım ile paylaşmayı hedefledim.

Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonu’nun da üyesi olduğu FCI ( Fédération Cynologique Internationale-https://www.fci.be/en/ ) 22 Mayıs 1911de kurulmuş bir organizasyon, Almanya, Avusturya, Belçika, Fransa ve Hollanda ulusal kennel clublarının yani her ülkede kurulmuş ırk derneklerinden oluşan ulusal federasyonların birleşerek kurduğu çatı bir organizasyon.

Bu organizasyon kısaca her ülkeye ait standartları belirlenmiş köpek ırklarının yaygınlaştırılmasını isteyen, sağlıklı köpeklerin üremesini hedefleyen ve en önemlisi ırkların korunmasını sağlayan bir organizasyon. Köpek ırkları denilince hemen her biri ait olduğu ulus ile özdeşmiş köpeklerden bahsediyoruz. Alman Çoban Köpeği, Belçika Çoban Köpeği , Hollanda Çoban Köpeği, Fransız Mastif, Avusturya Alp Çoban Köpeği ( Dachsbracke),Rus  Borzoi gibi ırkların o ülkelerin tarihlerindeki, kültürlerindeki yerlerini köpeklerin tarihçelerinden anlamak mümkün. Aynı bizim kangalımız gibi. ( Kangal Çoban Köpeği standardı KIF- Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonu tarafından hazırlanmış ve FCI tarafından kabul edilerek FCI ya bağlı tüm ülkelerde kabul edilerek uluslararası tescil sağlanmıştır.) 

Dog showlar tam da burada devreye girmektedir. Irkın ait olduğu her ülke tarafından belirlenen ulusal köpek ırkı standartlarının korunması için o ırka en yakın standarttaki (standart içerisinde anatomi ,fizyoloji ,davranış dengesi gözetilmektedir. ) köpeklerin seçilmesi, unvan verilmesi ve üretim programına dahil edilebilmesi ancak dog showlarla yani ırk strandartları yarışmaları ile mümkün olabilmektedir.

Sisteme bu yönden bakıldığında FCI onaylı bir seceresi olmayan köpekler safkan köpek olarak kabul görmemektedir. O ırka benzeyen olarak nitelendirebiliriz , ülkemizde de KIF/FCI seceresi olmayan köpekler için safkan demek yanlış olmaktadır. 

Nitekim İtalya mahkemeleri tarihsel gelişim göz önünde bulundurularak FCI şeceresine sahip olmayan köpeklerin o ırka benzer şeklinde ibraz edilmeleri talebini onaylamıştır. 

ŞECERE

Dog showlara sadece FCI tarafından onay görmüş şeceresi olan köpekler katılabilmektedir. Ülkemizde Köpek ırkları ve kinoloji Federasyonu ( ve üye dernekleri)  FCI’ın tek temsilcisi olarak Dog Showları düzenlemektedir.

Köpeklerin şecerelerinde en az 4 nesil geriye doğru atalarını görmek mümkün olmakla beraber atalarının dogshowlarda aldığı dereceler girdiği eğitim sınavları, yapılan röntgen kontrollerini, DNA testlerini de görmek mümkün olabilmektedir. Bu yüzden şecereli yavru köpeklerin gelecekteki tipi ve davranışları hakkında bir öngörüde bulunmak mümkündür. 

Şeceresiz şekilde kayıtsız, merdiven altı tabir edilen köpek edineceğinize barınaktan köpek edinin deyimini çok sık kullanmamın nedeni de tam olarak burada yatmaktadır.

IRK STANDARDI

Bir ırkın standardını FCI sitesinden indirmek mümkündür.(https://www.fci.be/en/Nomenclature/) yani benim köpeğim daha safkan demek gibi bir gaflete düşmeden önce ırk olduğunu düşündüğünüz köpeğinizin bu standartlara uygun olup olmadığının Irk hakemlerince değerlendirilmesi gerekmektedir. 

Her şecereli köpeğin ırk standartlarına tam uyucağağını da beklemek doğru bir yaklaşım değildir. Bu yüzen kinoloji var, şeceresi olsa bile ırkın korunması adına onaylanmış stadartta üretimin gerçekleşmesi için ırklar muhakkak yarışmalarda boy göstermeli ve hakemler tarafından değerlendirilmelidir. 

Unutmayın her ırk ait olduğu ülke ulusal kinoloji organizasyonu tarafından standartları belirlenerek FCI a tescil ettirilmiştir. Yani sahibi olduğunuzu düşündüğünüz sözgelimi bir Belçika Çoban Köpeği için şu  rengi , bu fiziği daha iyi bence standart bu olmalı diye bir yorum getirmeniz en hafif tabiri ile kinolojik  cahilliktir.

Bir çok köpek sahibi  tarafından ırk standardı deyince köpeğin  sadece dış görünüşü yani morfolojik yapısı anlaşılmaktadır. Oysa her ırkın kendine özgü davranışları da hakemler tarafından gözlemlenmektedir. Bir av köpeğinin meraklı halleri, bir afgan tazısının snob tavırları da ırk hakemleri tarafından yarışma esnasında değerlendirilir. Söz gelimi yarışma esnasında aşırı korkak veya aşırı agresif köpekler diskalifiye edilmekte ve üretim programından çıkarılmaları sağlanmaktadır. 

Bir köpeğin ırk standardı; Kafa yapısı( gözler, kulaklar, dişler vb.. ) , Boyun yapısı, Vücut Yapısı( sırt, bel göğüs, karın, kuyruk vb.. ) , Bacak yapısı,deri,  Kürk, Yükseklik Ağırlık ve benzeri bir çok parametrenin birleşiminden oluşur ve hakemlerce değerlendirilmesi ile bu standarda ne kadar yakın olduğu ortaya çıkar.

Oluşturulmuş bu standartlar o ırkın yaptığı işi ( söz gelimi çoban köpeği) en iyi yapabilen bireyler göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. Yani köpeğinizin güzel bir köpek olması, ırk standardının yüksek olması anlamına gelmez. Göz renginin doğru olmaması uzaktaki tehlikeyi görmesine engel olabilir, ayak açılarının doğru olmaması tehlikeyi bertaraf etmeye çalışırken dengesini kuramaması anlamına gelebilir, kalça displazisi olması uzun ve etkin görev yapmasını engelleyebilir, doğru olmayan kulak yapısı tehlikenin sesini algılamada köpeğin dezavantajlı duruma düşmesine sebebiyet verebilir, Yanlış kuyruk yapısı koşu ve manevralarda köpeğin zorlanmasına neden olabilir.

FIT FOR FUNCTION- deyimi ırk stadartları hakemleri için oldukça önemli bir parametredir. Yani bir ırkın standardı sadece belirtilen ölçüleri yerine getirmesi ile değil, o ırkın onlarca yıllık seleksiyon sürecinde yaptığı işin de doğru bir şekilde yapılabilmesini sağlayacak stadartları kapsamaktadır.

Görüldüğü gibi ırk standardı bir güzellik standardı değildir. Nesiller boyu selekte edilen köpeğin ırkına özgü anatomi , fizyoloji ve davranış kalıplarını içeren komplike bir parametreler bağlantısıdır. Yoksa bizler gibi hayvan severler için bir köpeğe güzel diğer bir köpeğe çirkin ya da daha az güzel demek mümkün değildir. 

Irk standartlarının iyi korunduğu , köpek nesillerinin sağlıklı yetiştiği toplumlara baktığımızda sokak ve barınaklara bırakılmaların da neredeyse ortadan kalktığını görüyoruz. Ülkemizde ise tam tersi Merdiven altı tabir edilen ırkın özellikleri göz ardı edilerek sadece maddi beklenti ile yapılan eşleştirmeler sonucu, yani KIF/FCI seceresiz üretimin sokak köpeği sorununu beslediğini görebiliyoruz.

DOG SHOW A KATILIM

KIF/FCI şecereli bir köpeğiniz varsa Federasyonumuzun www.kif.org.tr web sitesinde ilan edilen dogshowlara veya federasyonumuza üye ırk derneklerinin organizasyonuna  önceden kayıt yaptırmanız gerekmektedir. Yani show günü gelip de ben de katılmak istiyorum şeklinde bir uygulama yok. Zira kayıtlar yarışmaya bir hafta önce kapatılıyor. Bunun sebebi ise yarışma kataloğunun hazırlanması, bu katalog kapsamında da ring akış programının çıkarılması.

Yani yarışmadan önce siz köpeğinizin hangi ringde hangi hakem tarafından saat kaçta hangi rakiplerle ( aynı ırk ve kategoride ) yarışacağını önceden biliyor olmanızı sağlamak, akışın programlı bir şekilde ilerlemesini sağlamak aynı zamanda yarışmaya gelen köpeklerin refahı açısından da son derece önemli. Saatlerce ring yakınında sıra beklemek gerek köpeğinizi gerek sizi strese sokacağından bu akış programına özellikle önem verilmektedir.

YARIŞMA KATEGORİLERİ

Irk standartları yarışmasında köpeğinizin yaşına göre şu kategorilere göre yarışabilmektesiniz:

Baby Class- 3-6 ay

Pupy Class 6-9 

Junior Class 9-18 

İntermediate Class 15-24

Open Class 15 ay  ve  üzeri 

Champoin Class 15 üstü yetişkin sınıflarda şampiyon sertifikası olanlar ( en az bir ) 

Working Class 15 üzeri  BH, IGP , ( arama kurtarma ) 

Veteran Class  minimum 8 yaş üstü 

Yani sorumlu bir köpek sahibi veya yetiştirici iseniz , köpeğinizin bebeklikten itibaren doğru gelişimini, sosyalleşmesini, ırk olarak güçlü yanları ya da zayıf yanlarını, hatta eğitim süreçlerini görebileceğiniz,  bir yarışma metodolojisi var. Bebeklikten emekliliğe kadar oluşturulmuş bu yarışma stratejisi kinolojik sistemin doğru bireyler yetiştirip yetiştirmediğinin kontrol edildiğinin de bir göstergesi. 

Söz gelimi 15 yaşında veteran bir köpeğin halen  zıpkın gibi ringlerde yerini alabiliyor olması, sizin zamanında ne kadar doğru bir bebek edindiğinizin, onun yaşamı boyunca ona ne kadar iyi baktığınızın  da bir göstergesi. Bir ringde bu kategorilerin hepsinde aynı ırktan köpek görmek ulusal kinolojik yapının  ne kadar gerekli olduğunun da diğer bi ispatı. Sağlıklı mutlu sosyal köpeklerin yetiştiğini görmek, hayvanların refah içinde büyüdüklerinin ve yaşlandıklarının şahidi olmak kadar keyifli bir şey olmasa gerek.

Genellikle görev köpekleri yetiştirien bir eğitmen olarak Working Class için ayrı bir parantez açmak istiyorum. Bu sınıf köpeklerin hem ırk standardı açısından yeterliliğini ölçerken aldıkları eğitimleri ( Sks Yks TYS, BH, IGP, freesbe, agility Arama Kurtarma vb… ) de belgeleyerek aslında hem onlara emek harcayan eğitmenlere değer katmakta, çalışan sınıfın kan hatlarının belirlenerek ve çalışan sınıf sınavlarının çeşitlendirilmesini sağlayarak ülkede bir kan havuzu oluşturmaktadır. Bu sınıfta yarışan köpeklerin hem iyi çalıştıklarının hem de ırkstandartlarına maksium uyum sağladıklarının da bir göstergesi,  bu kategoride yarışan köpeklerin fazlalığı ülkedeki eğitmen kalitesini ve kinolojik bilincin de br göstergesidir bana göre. 

Ne yazık ki ülke resmi kurumlarının çalışan köpekler konusunda ülkemizi yetersiz görerek sürekli yurtdışından köpek satın almaları, KIF ile ortak çalışmak yerine şeceresiz köpeklere yönelmeleri ülke kinolojisinin bizzat devlet kurumları tarafından zedelenmesi anlamına gelmektedir. 

YARIŞMA DETAYLARI

Öncelikle belirtmemiz gereken FCI a kayıtlı köpek ırklarının dahil olduğu grupların olduğu , ırkların bu gruplar içerisinde kategorize edildiğidir.( https://www.kif.org.tr/kopek-irklari/15.html)


1.GRUP – KOYUN VE SIĞIR ÇOBANI KÖPEKLER

Border Collie, Malinois, Alman Çoban Köpeği vb.

2. GRUP – MOLOSSOİD KÖPEKLER, PİNCHER VE SCHNAUZERLAR

Bulldog, Boxer, Cane Corso , Affenpincher, Giant Schnauzer vb.. ( Kangal da bu grupta yarışmaktadır) 

3.GRUP – TERRIERLER

-Airdale terrier, Bulterrier, Yorkshire Terrier vb…

4. GRUP –  DACHSHUNDLAR

5.GRUP –  SPITZ VE PRIMITIF IRKLAR 

Akita, Husky, Malamute, Japon Spitz vb.


6. GRUP – KOKU TAKİPÇİSİ AV IRKLARI 

Beagle , Dalmaçyalı, Basset Hound vb.


7. GRUP – FERMA VEREN IRKLAR 

Drahthaar, Pointer, Setter vb.

8.GRUP – RETRIEVERLAR, AV KALDIRICI VE SU KÖPEĞİ IRKLARI

Golden Retriever , Labrador Retriever, Cocker Spaniel vb.


9. GRUP EŞLİK KÖPEKLERİ VE TOY IRKLAR 

Maltese, Poodle, Pekingese, Chihuahua, Pug, French Bulldog vb.


10. GRUP – TAZILAR  

Afgan Tazısı, Borzoi, İtalyan Tazısı, Saluki vb.

Yaş grubuna göre oluşturulan yukarıdaki  kategorilerden birinde köpeğinizi yarışmaya kayıt ettirdi iseniz , sizi ve köpeğinizi  oldukça keyifli bir organizasyon bekliyor olacak , peki yarışma akışı nasıl ilerliyor bu detaylara bakmadan önce bazı terimlerin ve ünvanların açıklamalarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Very Promising- Çok umut vaad eden  VP

Promising- umut vaad eden                   P

Baby ve Puppy sınıfında yarışan köpekler için yapılan bir değerlendirmedir.

Excellent- mükemmel        Ex

Very good – çok iyi         VG

Good   – iyi                       G

Bayby ve pupy sınıfından sonra yarışan tüm klasmanlardaki ( Junior ,İntermediate, Open, Champoin, Working, Veteran sınıflar ) değerlendirmeler.

1-) Irk standartları yarışmasında baby clastan başlayarak önce erkek köpekler akabinde de aynı şekilde dişi köpekler yarışmaktadır. Yarışma esnasında köpekler standartlara uygunluklarına göre (VP,P- Ex, Vg, G )  hem değerlendirilir hemde sıralanırlar.( excellent 1, excellent 2 vb ) 

Bu değerlendirme ve sıralamanın ardından, her ırkın kendi kategorisinde en iyisi seçilerek ana ring tabir edilen BİS ( Best In Show ) ringine yönlendirilirler.

Söz gelimi en üst notu alan baby erkek ( VP1 erkek  )  ile baby dişi ( VP1 dişi ) birlikte değerlendirilir ve BEST BABY seçilerek ana ringte  ( BİS RİNGİ ) yarışması sağlanır.

Her ırk için Tüm kategorilerde aynı işlem yapılarak aynı ırkta her kategorinin birincisi  seçilir.

Söz gelimi open erkekler arasında EX 1 olan yani mükemmel değerlendirmesi birincilik sıralamasını alan köpeğe CAC ( Certificat d’Aptitude au Championnat) ünvanı verilir. Buna ırkın o cinsiyetine verilen ulusal birincilik diyebiliriz. 

Söz gelimi Open klasta ex 1 ve CAC alan erkek ve yine open klasta ex1 ve CAC alan dişi arasında yine ırk standardı açısından değerlendirme yapılır, bu değerlendirme sonucunda seçilen köpeğe BOB ( Best of Breed) yani ırkının en iyisi ünvanı verilerek ana ring ( Best in Show-BİS) tabir ettiğimiz ringte yarışması sağlanır.

Ulusal yarışmalarda CAC ünvanı verilirken Uluslararası yarışmalarda da CACIB ( ​​Certificat d’Aptitude au Championnat International de Beauté) ünvanı verilebilmektedir. Bu ünvanlar yarışmaların niteliğine göre belirlenmektedir. CAC ve CACIB ünvanları yetiştiriciler için oldukça önemli ünvanlardır.

Uluslararası tabir edilen CACIB yarışmaları yabancı hakemlerin katıldığı ve KIF’ın FCI’a bilgi verdiği organizasyonlardır.

CAC VE CACIB’in işleyişi yukarıdaki gibidir.

ÜNVANLAR

Köpek sahiplerinin veya yetiştiricilerin sosyal medya postlarında türkiye şampiyonu , uluslararası şampiyon, şampiyon yavruları gibi birçok post görmüşsünüzdür.

Dilerseniz bu ünvanların nasıl alındığını biraz anlatmaya çalışalım.

Daha önce CAC ünvanının ulusal birincilik unvanı olduğunu belirtmiştik. Eğer köpeğiniz ilk CAC’ı ile son CAC unvanı arasında 365+1 gün varsa ve yapılan Irk standartları yarışmalarında en az üç farklı hakemden 4 kez CAC ünvanı alırsa ULUSAL ŞAMPİYON unvanı başvurusuna hak kazanır.

CACIB ünvanının ise uluslararası birincilik olduğunu belirtmiştik. 3 farklı ülkede 3 farklı hakemden 4 adet CACIB unvanı alındıktan sonra ULUSLARARASI ŞAMPİYON ünvanı başvurusuna hak kazanılmaktadır.

Baby ve Puppy Şampiyonluklar için ise iki farklı hakemden iki kez VP1 ( very promising ) unvanı alan köpekler bu unvan için başvuru yapmaya hak kazanmış olurlar.

Junior sınıfı köpekler en az iki farklı hakemden 3 adet JCAC ( junior cac ) alırlarsa ulusal Junior şampiyonluğu unvanı başvurusu yapmaya hak kazanırlar.

Grand Şampiyonluk için ise ulusal şampiyonluk unvanı alındıktan sonra üç kez daha CAC ünvanı alınması durumunda başvuru yapılabilmektedir.

Ek yarışmalar 

Junior Handling: 7 ve 17 yaş arasındaki geleceğin yarışmacılarının şova katılmış bir köpek ile ring içinde yönlendirmeleriyle oluşan yarışmaları içermektedir. Burada amaç köpeğin ırk standartlarından daha çok, çocuk ve köpeğin ring içindeki uyumu üzerinden yapılmaktadır.

Bu yarışmanın amacı çocuklarımızı hayvansevgisi , doğa sevgisi  ve kinoloji farkındalığı konusunda yetiştirebilmek. Bir canlıyı kalabalığın arasında idare eden gençlerimizin özgüvenini inşa edebilmek , kendini ifade edebilme yeteneğini geliştirmek de ana hedeflerimizdendir.

Çiftler: Gerçekleştirilen yarışmaya katılan aynı sahibe ait ve pozitif not almış bir erkek ve aynı ırk ve çeşitten / varyasyondan bir dişi bir erkek köpeğin oluşturdukları köpek çiftlerine açık bir kategoridir.

En İyi Üretim Yerli Yavru: Türkiye’de KIF batın prosedürleri içinde üretilmiş en iyi yerli yavru yarışması. 3-9 ay arası

En İyi Üretim Yetişkin: Türkiye’de KIF batın prosedürleri içinde üretilmiş en iyi yerli yetişkin yarışması. 9 ay ve sonrası 

En iyi Üretici Grubu: Yarışmada yer almış olan aynı ırk ve çeşitten / varyasyondan, cinsiyet ayrımı olmaksızın, sahip olmasa bile aynı üretici tarafından üretilmiş (yani aynı üretici ismi ile kaydedilmiş) en az üç ve en fazla beş köpekten oluşan gruplara açık bir kategoridir.

En iyi Soy Grubu: Aynı yarışmada yer alan bir erkek ya da dişi köpek ve ondan üremiş en az üç ve en fazla beş olmak zere (ilk nesil, oğullar/kızlar) oluşan gruptan oluşur.

Çalışan sınıf:  Yarışmaya kayıtlı olmak şartıyla BH unvanı veya çalışan köpek unvanları almış olan köpekler için yapılmaktadır.

NOT: FOTOĞRAFLAR KÖPEK IRKLARI VE KİNOLOJİ FEDERASYONU 29 EKİM İSTANBUL YARIŞMASINA AİTTİR

The post DOG SHOW- IRK STANDARTLARI YARIŞMASI NEDİR ? first appeared on Göktan Eker.

]]>
Köpek Eğitmenliği Sertifika Programı http://www.goktaneker.com/2022/05/19/kopek-egitmenligi-sertifika-programi-2/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=kopek-egitmenligi-sertifika-programi-2 http://www.goktaneker.com/2022/05/19/kopek-egitmenligi-sertifika-programi-2/#comments Thu, 19 May 2022 14:36:37 +0000 http://www.goktaneker.com/?p=1377 Köpek Bilimi ( Kinoloji ) Sertifika Programları Türkiye’de sadece K9 GÜVENLİK Bünyesinde ! Tüm Dünya’da saygın bir meslek olan Köpek Eğitmenliği, Türkiye’de Bahçeşehir Üniversitesi ile birlikte akademik bir platforma taşındı.[...]

The post Köpek Eğitmenliği Sertifika Programı first appeared on Göktan Eker.

]]>

Köpek Bilimi ( Kinoloji ) Sertifika Programları Türkiye’de sadece K9 GÜVENLİK Bünyesinde !

Tüm Dünya’da saygın bir meslek olan Köpek Eğitmenliği, Türkiye’de Bahçeşehir Üniversitesi ile birlikte akademik bir platforma taşındı. 7. Dönem Köpek Eğitmenliği Kurs Kayıtlarımız tamamlandı

Giderek gelişen pet sektörü başta olmak üzere, Spor  iş köpekleri eğitimi konusunda ülkemizde yetişmiş eğitmen açığı bulunmaktadır. Sektörün Yetişmiş insan kaynakları açığını kapatmak için  açılan Köpek İtaat Eğitmenliği Sertifika Programımız Teorik ve uygulamalı eğitimler içermektedir .

Bir ressam , bir müzisyen , bir heykeltraş nasıl ki sadece online ve teorik eğitimlerle yetiimezse , Son dönemde giderek artan ONLINE Köpek Eğitmenliği Kurslarının Köpek Eğitmenliği Mesleğini yapmak isteyenler için yetersiz olacağını söylemek sanırım yanlış olmaz.

Patili dostlarımızı çok seven ve köpek eğitmeni olmak isteyen, iş spor veya aile köpekleri eğitimi konusunda akademik eğitim alarak, tüm Dünya’da geçerli bir meslek sahibi olmak isteyenler bu temel programa başvuru yapabilir.

Köpek Eğitmenliği Kursu ile adım atacağınız kinoloji dünyasında geçerli bir sertifikanız olmasını istemez misiniz ?

Kimler katılabilir?

*Köpek Eğitmeni olarak Dünya’da saygın bir mesleğe ilk adımını atmak isteyenler,

*Pet sektöründe çalışan ve mesleğini akademik sertifika ile perçinlemek isteyenler bu programa başvurabilir.

Katılım sonunda yapılacak bir teorik iki uygulamalı toplam üç  aşamalı sınavda başarılı olan katılımcılara sertifika verilecektir.

EĞİTİM PROGRAMI
Eğitim Programı Başlığı KÖPEK İTAAT EĞİTMENLİĞİ KURSU
Eğitim Programı Kısa Açıklaması Ev ve Aile Köpeklerinin eğitimlerini yapabilecek bilgi ve beceriye sahip insan kaynakları eğitiminin sağlanması
Eğitimi Öneren Kurum/Kuruluş/Kişi K9 Güvenlik
Program Yürütücüsü (1) Göktan EKER
Eğitimcilerin Bilgileri (2) Ünvanı Adı-Soyadı Uzmanlık Alanı
Göktan Eker Askeri ve Polis Köpekleri Eğitmeni
Arzu Önşen Uzman Psikolog/Davranış Bilimci
Oktay Gülsaçan Köpek Eğitmeni
Nil Gülsaçan Veteriner Hekim
Çağla Çankırılı Köpek Eğitmeni
  Aylin EKE Uzman Psikolog
  Marziye İLHAN İletişim Uzmanı
Eğitim Programının Amacı Günümüz modern toplumlarında evcil hayvan ile birlikte yaşama tercihi giderek artmış özellikle pandemi süreci ile beraber bu talep katlanarak çoğalmıştır. Dolayısıyla bu eğitim programı ile ev ve aile köpekleri sahiplenilmesi sürecinde aile bireylerinin psikolojilerinin ve köpeğin psikolojisinin gözetilmesi, köpeğe sağlıklı bir ortamın sağlanması , sağlıklı yaşam koşullarının oluşturulması süreçlerinin koordine edecek , iletişim sürecini yönetecek profesyoneller yetiştirmek amaçlanmaktadır.

.

Öğrenim Hedef(ler)i Kursiyerler, kurs süresince alacaklarıt eorik dersler ile köpeklerin etolojisi, psikolojisi beslenmesi ve sağlığı ile ilgili bilgi edinecekler, uygulamalı derslerle hiç eğitim almamış bir köpeği önce sosyal köpek sınavına girecek şekilde daha sonra da itaat ve refakat sınavına girecek şekilde eğiterek , kurs süresince ve sonunda yapılacvak bir teorik iki uygulamalı sınavdan başarılı olmaları durunda sertifika almaya hak kazanacaklardır.

1-) Aile bireylerinin psikoljisi bilgisini öğrenir

2-) Köpek Psikoljisi bilgisini öğrenir

3-) Aile bireyi köpek iletişimin yönetimini öğrenir.

4-) Köpek-İnsan beden dili benzerlikler ve farklılıklarını öğrenir

5-) Köpeğin beslenme sürecini öğrenir

6-) Köpek Temel sağlık Uygulamalarını öğrenir

7-) Köpeğin evde yaşam koşullarını öğrenir

😎 Aile ve köpek iletişiminin inşa edilmesini öğrenir

9-) Köpeğin öğrenme metodolojisini öğrenir

Katılım Ön Koşulu
(var ise)
16 yaş üstü
Eğitim Programının İçeriği (3) 1) GİRİŞ TANIŞMA, İŞ GÜVENLİĞİ, İŞ SAĞLIĞI VE HİJYEN

2) Köpeğin Evcilleşme Süreci Köpek Irklarının Varoluş Sebepleri ve Irksal Karakterler Yaygın Köpek ırkları hakkında Genel Bilgi

3) Yavru Köpekte Mizaç Testi

4) Köpek Eğitimi Ne Zaman Başlar?

5) Yavru Köpeğin Evde İlk Günleri

6) Sosyalizasyon

7) Köpeğin Beslenmesi

8) Köpek Anatomisine Giriş

9) Köpeğin Sağlığı

10) Köpek Fizyolojisine Giriş

11) Temel Endokrinoloji

12) Köpek Etolojisine Giriş

13) Köpek Psikolojisine Giriş

14) Köpeklerde Öğrenme

15-) Köpekle Yaşam

16-) Eğitim Ekipmanları

17-) Köpekle Doğru Oyun Oynama

18-) Köpek İtaat Eğitimi

19-) Köpekli Aktiviteler ve Sınavlar

20-) Dünyada ve Türkiye’de Kinolojik yapılar

21-) Antropomorfizm

22-) İlgi Süresi ve Şekli

23-) Bireysellik: Bağlı Olmak – Bağımlı Olmak                 

24-) Köpeklerde Yaygın Davranış Şikayetleri

25-) Hukuki Sorumluluklar

26-) Satış Pazarlama

27-) Müşteri Yönetimi          

28-) Halkla İlişkiler ve Reklam            

29-) Sosyal Medya Kullanımı               

30-) UYGULAMALI İTAAT EĞİTİMİNE GİRİŞ

31-)SOSYAL KÖPEK EĞİTİMİ VE SINAV PARKURU

31-) İTAAT VE REFAKAT KÖPEĞİ EĞİTİMİ VE SINAV PARKURU

 

ilave olarak kinoloji konusunda uzman misafir öğretmenler

70 SAAT TEROİK

120 SAAT UYGULAMA

Önerilen Katılımcı Sayısı (4) En az __4____ kişi En çok __12____ kişi
Eğitim Yöntemi (yüzyüze, uygulamalı vb) Eğitim teorik ve iki aşamalı uygulamalı eğitim içermektedir.
Eğitim Programının Süresi Yüz yüze veya online veya   uzaktan eğitim

Toplam 70 saat

Uygulamalı Eğitim   Toplam

Toplam 120 saat

( Köpeğin öğrenme hızına göre değişiklik gösterebilir )

Eğitim Mekanı Özellikleri (6) Uygulamalı eğitimler 12 dönüm Köpek Eğitim Merkezinde, online eğitim zoom üzerinden yapılacaktır
Online Eğitim ise Kullanılan Program Zoom üzerinden online canlı eğitimler ve kayıt altına alınmış derslerin uzaktan eğitimle öğrencilere verilmesi
Eğitim Programının Öngörülen Başlatılma Tarihi (Ay ve yıl olarak) (7) 2022 Şubat
Eğitimin Yapılacağı Yer (8) K9 Güvenlik Eğitim tesisleri Reşadiye caddesi baraj mevkii Beykoz / İstanbul
Ek Hizmet İhtiyacı (9)
Eğitim Öncesi Katılımcıların Yapacağı Çalışma (var ise)
Eğitim sırasında ve sonrasında katılımcılara dağıtılacak doküman var mı? Evet __X____                            Hayır______

Teorik Derslerin Sunumları Kitapçık Şeklinde Öğrencilere Dağıtılmaktadır

Eğitim Programı Sonunda Verilecek Belge Türü (10) Üniversite Onaylı Sertifika verilecektir
Ölçme Değerlendirme Yöntem(ler)i
(var ise)
Teorik eğitimler , çoktan seçmeli sınav şeklinde,

Uygulamalı eğitimler Köpek Eğitmenleri derneğince organize edilecektir

Eğitim Öncesi Katılımcılara Önerilen Kaynaklar (var ise)
Pozitif Ayrım Planı Kadın katılımcılara, Öğrencilere  %10 , altmış Yaş üzeri katılımcılara ,16-17 yaş katılımcılara , barınak veya sokaktan sahiplenmiş köpekle katılacaklara ( köpekler uzmanlarca eğitim yeterlilik testine tabi tutulduktan sonra %15 indirim uygulanır

The post Köpek Eğitmenliği Sertifika Programı first appeared on Göktan Eker.

]]>
http://www.goktaneker.com/2022/05/19/kopek-egitmenligi-sertifika-programi-2/feed/ 5
Ülkemizde Polis Köpeklerinin Rolü, Bir Model Yaklaşımı “Asayiş-Devriye Köpekleri” http://www.goktaneker.com/2022/03/24/ulkemizde-polis-kopeklerinin-rolu-bir-model-yaklasimi-asayis-devriye-kopekleri/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=ulkemizde-polis-kopeklerinin-rolu-bir-model-yaklasimi-asayis-devriye-kopekleri Thu, 24 Mar 2022 11:48:18 +0000 http://www.goktaneker.com/?p=3547 Prof. Dr. Emine Ümran BOZKURT*, Anatomi Ana Bilim Dalı, Kırıkkale Üniversitesi Veteriner Fakültesi 2012 Polis ve Askeri Görev Köpekleri Eğitim Uzmanı Göktan EKER***, K9 Güvenlik Uzman Köpek Eğitmeni Esim ŞENTÜRK**,[...]

The post Ülkemizde Polis Köpeklerinin Rolü, Bir Model Yaklaşımı “Asayiş-Devriye Köpekleri” first appeared on Göktan Eker.

]]>

Prof. Dr. Emine Ümran BOZKURT*, Anatomi Ana Bilim Dalı, Kırıkkale Üniversitesi Veteriner Fakültesi 2012

Polis ve Askeri Görev Köpekleri Eğitim Uzmanı Göktan EKER***, K9 Güvenlik

Uzman Köpek Eğitmeni Esim ŞENTÜRK**, Emniyet Amiri, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü KEM Büro Amiri

Özet

Dünyada köpekler üzerine yazılmış birçok eser olmasına rağmen, ülkemizde belirtilen konuya ilişkin daha sınırlı sayıda doküman bulunmakta ve maalesef köpekli polis birimlerinin sorunlarına ışık tutabilecek nitelikte bir belgeye ulaşmak çok daha güç olmaktadır.

Biz, hem köpekli polis birimlerinin genel yapılarını inceleyerek hem de Türkiye’de bu alanda yer alan kurumların eksikliklerini gözler önüne sererek ileride nelerin nasıl yapılması gerektiği konularına daha yakından bakmaya çalışacağız. Böylece, köpekli (özellikle asayiş-devriye) polis birimlerinde görev yapan personel ile köpeklerinin sorunlarına ve bu sorunların çözüm arayışlarına katkı sağlayacağız. Amacımız, bu sektörde veya kurumlarda çalışanları eleştirmek değil, aksine birlikte daha iyiye nasıl ulaşabileceğimizi gözler önüne sermeye çalışmaktır.  

Asayiş-devriye köpeklerinin kapasitelerinin daha üst noktalara çıkartılması sayesinde; gece devriyesine çıkan polisler başta olmak üzere, tüm teşkilat birimlerinin bahsi geçen köpek ve idarecilerinden maksimum fayda sağlayacakları değerlendirilmektedir. Böylece, hem bizler hem de toplumun geneli yerine getirilen hizmetin kalitesinden çok daha fazla bir memnuniyet duyacak ve köpekli polis birimlerinin gelecekte ki rolünü tartışmaya başlayacaktır.

Anahtar Kelimeler

Köpek, Asayiş-Devriye, Türkiye Modeli, Yasal Düzenlemeler.

Summary

Although there are many written documents on dogs in other parts of the world, unfortunately it is so much difficult to find something that could highlight problems of police dog units and there is very limited information on that in our country.

We are going to look into the things much deeply in order to find out what should be done, in which way, in the future while both putting forward the shortages of the institutions in the said field and investigating structures of the police dog units in Turkey. 

Thus, we will be providing support to the problems and their solutions for police service dogs (especially patrol dogs) and handlers in K9 units. Our aim is not to criticize people who are working for those institutions or in the market; conversely it is to show how we could achieve a better success.

It is considered that all police departments will take the maximum advantage of the said units, night patrols in the first place, while pushing the limits of patrol dogs to the higher grounds. 

Eventually, both we and rest of the community would be much more grateful for the service done and will start to discuss the future role of police service dogs.

Key words: Dog, Patrol, Turkish model, Legal updates.               

Köpeklerin İnsanlık Tarihinde ki Yeri ve Önemi

Köpeklerin (Canis lupus familiaris) tarihi insanlar açısından avlanma, sürü gütme, korunma ihtiyaçlarına, köpekler açısından ise gıdaya kolay ulaşma, insan tarafından korunma ve barındırılma ihtiyaçlarına dayalı bir işbirliğinin tarihidir. Bu işbirliğinin kökenlerini ve tarihsel gelişimini ortaya koymak amacıyla arkeolojik kazılarda ortaya çıkan fosil kalıntılar üzerinde araştırmalar yapıldığı gibi yine bu fosil kalıntılardan elde edilen mitokondri DNA’sının izolasyonu (elde edilmesi) ve identifikasyonu (tanımlanması) çalışmaları da yoğunluk kazanmıştır (Avise, J. C. 1986; ).

Her ne kadar 100000 yıl öncesine ait mitokondri DNA’larından elde edilen bulgular kurt ve köpeğin iki farklı tür olduğunu gösterse de (Hirs, K. Kris, 2012) Köpeğin (Canis familiaris), Gri Kurdun  (Canis lupus) evcilleştirilmesinden köken aldığı yönündeki kanı çok yaygındır. Ancak davranış, morfoloji, moleküler ve fosillerden elde edilen bulgulara dayalı araştırmalarda köpeğin kurttan değil vahşi başka bir etobur türünden köken almış olabileceğine dair iddialar da ortaya atılmıştır (Janice Koler-Matznick, 2002). 

Kurtlar ile karşılaştırıldığında yetişkin evcil köpekler daha kısa burun uzunluklarına, kalkık alına, daha geniş damağa ve kafatasına, ayrıca daha küçük dişler gibi önemli anatomik farklılıklara sahiptir (Hildebrand1954; Clutton-Brock, Corbet & Hills 1976; Olsen 1985; Wayne 1986; Hemmer 1990; Morey 1990).

Evcil köpeğin kökenine ilişkin çalışmalarda ortaya atılan bu farklı iddialar yanında evcilleştirmenin tarihine ilişkin de farklı görüşler ileri süren araştırmalar mevcuttur. Evcil köpeğin 16000 yıl kadar önce Güneydoğu Asya’da bir kurt haplotipi olan Gri Kurt’tan kökenini aldığı (Boyko ve ark., 2010), daha sonra Doğu Asya, Orta Doğu, İskandinavya ve muhtemelen Kuzey Amerika’da melez türlere rastlandığını bildiren genetik bulgular bulunmaktadır. 

Ancak, Güneydoğu Asya’da bulunan fosil kalıntılardan elde edilen mitokondri DNA’sının kurt mu yoksa köpek mi kaynaklı olduğunun ayırt edilememiş olması evcilleştirmenin tarihi ile ilgili bir soru işareti doğurmaktadır (Klütsch, C FC, Savolainen, Peter, 2011).  VonHoldt et al., 2010 Köpeklerin Orta Doğu’da bulunan Gri Kurt’tan türeyen kurt haplotiplerden genlere sahip olduğunu belirtmiştir.

Bu tartışmalar sürerken insan-köpek işbirliğinin alanları genişlemiş ve branşlaşmış, birey, alan ve toplum koruma ihtiyaçlarında da insanoğlu köpekten yararlanır duruma gelmiştir. Eski Mısır papirüslerinden anlaşılan odur ki, köpekler kanun koruyucu olarak binlerce yıldır insanlığın hizmetindedir. Eski Yunan ve Perslere ait resimlerde, dikenli tasma takarken görülen köpeklerin düşman süvarilerine öncü saldırı için eğitildiklerine rivayet edilmektedir. (Taking a Bite Out of Crime, Man’s Best Friend, K. Wallentine)

Osmanlı İmparatorluğu döneminde, köpeklerden çok büyük fayda sağlandığı ve savaş meydanlarında Samsuncuların (samson İngilizce güçlü anlamına gelmektedir) ve köpeklerinin hatırı sayılır hizmetler ifa ettikleri, zağarcı ve turnacılar gibi diğer görevlilerin de av köpekleri ile avlanarak askerlere yiyecek sağladıkları bilinmektedir. (Suç Koklayan Burunlar, sayfa 6)

Ayrıca, benzer kanıtlara ve bulgulara yüzyılın başlarında da rastlanılmış, köpeklerden faydalanma yol ve yöntemleri konusunda yapılan bu çalışmalar günümüze aktarılmıştır. 1913 yılında ülkemize getirilen bir köpek ile sağladığı hizmetleri anlatan bir mecmua yazısında, adı geçen köpeğin insanı bıraktığı izlerden takip edebildiği ve 1930 yılına ait bir ulusal gazetenin kupüründen, ülkemize Almanya’dan getirilen bir polis köpeğinin sağlamış olduğu faydalardan bahsedilmektedir. (Suç Koklayan Burunlar, sayfa 10-11

Ancak, modern anlamda polis görev köpeklerinden faydalanılmasına 1800 yılların ortalarından itibaren Avrupa’da başlanarak bu süreç günümüze kadar uzanmıştır. (Polis Köpeklerinin Sıcak Çarpmasından Kaynaklı Ölümleri, E. Şentürk) Sadece Kuzey Amerika’da yaklaşık 7000 köpekli polis bulunmakta ve uyuşturucuyla mücadeleden tutunda, toplumsal olaylara kadar birçok farklı alanda üzerlerine düşen görevleri yerine getirmektedir. (Taking a Bite Out of Crime, Man’s Best Friend, K. Wallentine

Modern Anlamda Polis Köpeklerinin Durumu ve Sorunları

Bu konuda çok fazla bir çalışma yapmaya gerek kalmadan; hemen hemen tüm ülkeler için birinci derece ortak sorunun, polis köpekleri için sağlanan bütçenin yetersizliği olduğu söylenebilir (Administrating a K9 Unit, R.S. Eden). İster Amerika, isterse Avrupa olsun bütün polis teşkilatları kısılan harcamalar ile köpekli polis birimlerinin ihtiyaçları arasında sıkışıp kalmaktadırlar.

Birçok kurumu vurmadan önce benzer kesintiler köpekli polis birimlerini etkisi altına almakta (Vendor vs Agency Training, K9 Officers Manual, R.S. Eden) ve maalesef çok ciddi problemlere yol açmaktadır. Seçilen personel ve köpeklerin eğitilmeleri gibi son derece elzem konularda bile köpekli polis birimleri bütçe açıkları bahane edilerek göz ardı edilmekte, bazen de bu eğitimleri kendi imkânları ile karşılamaları gibi durumlarla karşı karşıya kalmaktadırlar.

Tabi bu, her polis teşkilatı aynı şekilde davranıyor ve görev köpeklerini ihmal ediyor veya onları gerektiği gibi ikmal etmiyor anlamına gelmemelidir. Ama şu bir gerçektir ki; köpekli polis birimleri yaptıkları hizmetin karşılığı olan maddi-manevi desteği görememekte ve zaman zaman ihmal edilmektedirler. Kuzey Amerika’da ki bir polis teşkilatında görev yapmakta olan köpek idarecisinin, sıcak geçen yaz günlerinden haseple almak istediği klimalı hizmet otosu talebinin ret edilmesi buna çok yerinde bir örnek olacaktır. (Administrating a K9 Unit, R.S. Eden) Burada yönetimin rolü ve yönetme becerisi konusuna girmeden geçmenin çok doğru olmayacağını düşünmekteyiz.

Yapılan inceleme ve mülakatlarda, dünya genelinde ki en önemli ikinci köpekli polis sıkıntısının idareci seçiminde yaşanan ve yaşatılan güçlükler olması oldukça manidardır. Hem personelin motivasyonu hem de köpeklerin ve kaynakların doğru kullanımı anlamında büyük bir ikilem ile karşı karşıya kalınmaktadır. Köpekler konusunda hiçbir tecrübesi olmayan polis amiri ya da müdürünün katkısı olmadığı gibi, süreklilik arz eden böyle bir konuda katacağı bir değer de bulunmamaktadır. 

Üçüncü en önemli sorun yasal mevzuat ya da karşı davalar olarak karşımıza çıkmakta ve son yıllarda özellikle kıta Amerika’sında büyük sorunlara yol açmaktadır. Çeşitli bahaneler veya aşırı güç kullanımına maruz kaldıklar gerekçesiyle birçok davacı polis birimleri aleyhine dava açmışlardır.  Davaların büyük bir çoğunluğu köpek ısırmaları neticesinde meydana gelen olaylardan oluşmakta ve özellikle bul ve ısır sisteminin anayasaya aykırılığı gibi konularla köpekli polis birimleri zan altında bırakılmaktadır. (Taking a Bite Out of Crime, Find & Bite versus Find & Bark, K. Wallentine)

Ülkemizde Polis Köpeklerinin Durumu ve Yaşadıkları Sorunlar 

1980’li yılların sonundan itibaren ülkemizde de çağımızın polislik anlayışı bağlamında köpekli polis hizmetlerinden faydalanılmaya başlanmış ve 1997 yılında kurulan Köpek Eğitim Merkezi Şube Müdürlüğü’nün de katkıları ile programlı bir çalışma ortamı sağlanmıştır.

Ancak, her ne kadar narkotik ve bomba köpekleri eğitimi ve görevleri alanında yeterli başarı elde edilmiş olsa da, asayiş-devriye, canlı insan arama ve özel operasyon köpeklerinin eğitimi ve standarda kavuşturulması konusunda ciddi bir başarı maalesef sağlanamamıştır. Bu durumda, genel manada yerine getirilen hizmetin kalitesi ve arzulanan başarının yakalanması konusunda ülkemizi diğer modern devletlerin gerisinde bırakmıştır.

Ayrıca, mevcut yasalar ve mevzuatımız köpekli polis birimlerinde çalışan personeli koruyamamakta ve uzun vadeli planlar yapmakta büyük güçlüklerle karşılaşılmaktadır. Bir polis memurunun köpekli polis birimlerinden en büyük beklentisi, orada sürekli çalışma ve görev fırsatı elde etmekten başka bir şey değildir. Fakat ülkemiz şartlarında bu kesinlikle mümkün olmamakta ve bir asayiş devriye köpeği idarecisi birkaç yıldan daha fazla belirtilen görevde kalamamaktadır. Üç yıl süren bir Çevik Kuvvet macerası ve akabinde ki şark görevi hem personelin hem de köpeklerin psikolojisini bozmaktan başka bir katkı sağlamamaktadır.

Yasal olarak nasıl ve ne şekilde çalıştırılmaları konusunda arzulanan düzey ve başarıya ulaşamayan asayiş-devriye köpekleri bunun en somut kanıtıdır. Bazen Çevik Kuvvet bazen de Önleyici Hizmetler Şube Müdürlükleri’nde görevlendirilen bu personel ile köpekleri, görev anlamında istenilen düzeye bir türlü gelememişlerdir. Uzun yıllardır kıta Avrupa’sında var olan birçok eğitim metodu ve görev düzeni bizde henüz gerçekleşememiş ve pek de yakın bir zamanda gerçekleşecekmiş gibi görünmemektedir.

Türkiye’de Polis Asayiş-Devriye Köpekleri Sorunları ve Çözüm Önerileri

  1. Maddi kaynak temini

Köpekli polis birimlerinin faaliyete geçirilmesinin ucuz olmadığı kesindir. (K9 Units in Small Departments, D. E. Anderson) Günümüzün modern polislik yaklaşımında işe uygun insan kaynakları teminin önem arz ettiği ve buna paralel olarak görev yapmaya uygun köpeklerin tespitini, iaşelerini, ibatelerini sağlama ve göreve sevk edilmeleri bağlamında yapılan harcamaların genel bir değerlendirilmesine bakıldığında; yuvarlak bir hesapla yıllık her bir köpeğin devlete maliyetinin 25 bin ila 30 bin TL arasında olduğu ve konunun titizlikle incelenmesinin gerekliliği açıkça görülmektedir. 

Birlikte görev yaptığı polis memurunun maaşı, barındığı binanın yapımı ve işletim (ısınma ve elektrik gibi) giderleri, mama (kilosu 10 liradan aşağı olmamakta), görev taşıtı ve yakıtı ile bu araca ait diğer masraflar oldukça büyük bir külfet tutmaktadır. Bir de bunlara eğitim ve bakım için gerekenler eklenince bu masraflar daha da artmaktadır.

Hepimizin ödediği vergiler ile elde edilen devlet bütçesinin, sayıları yüzlerle ifade olunan polis köpeklerine harcanması belki bir kesim insanımızı rahatsız edecektir. Ancak, poliste kullanılan görev köpeklerinin çocuklarımızı zehirlemeye çalışan uyuşturucu tacirleri başta olmak üzere, Ankara’da kapalı otoparka bomba yüklü araçla eylem yapmaya çalışan terör örgütü mensupları gibi topluma zararlı olanları engellemede polis birimlerine çok büyük faydaları olduğu düşünüldüğünde harcanan paranın bir öneminin olmadığı görülecektir.

Fakat devlete olan yükün azaltılması anlamında yapılması gerekenler olduğu da aşikârdır, bunlar sosyal fonların işletilmesinden tutun, hizmet satışının farklı türleri bile olabilir. Biz, Amerika Birleşik Devletleri’nden daha mı zengin bir ülkeyiz ki polis köpeklerinin masraf ve harcamaları için sadece ulusal bütçe imkânlarını kullanıyoruz? Sorulması gereken belki de ilk soru budur.

Eğitim ve yarışmalar için spor kulübü, köpek temini, iaşe-ibate ve taşıma için fonlar      

Bilimsel olarak ilerlemenin birinci şartı uzmanlık alanında ki becerilerin artırılması ya da başka bir deyişle eğitimin sürekliliğinin sağlanmasıdır. Köpekli polis birimleri de eğitimin şart olduğu ve devamlılık gerektirdiği alanların başında gelmektedir. Eğitimlerin belli bir düzen içerisinde ve temel eğitimler sonrası tekrar programlarından da faydalanılarak yapılıyor olması, köpek eğitimini pahalı organizasyonlar içine sokmakta ve polis birimlerini bu alanda daha farklı arayışlar içerisine girmeye zorlamaktadır. (A Review on Usage of Police Dogs in Crime Prevention and Forensics, S. Ş. Özcan) 

Ülkemizde Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı KEM Şube Müdürlüğü’nün yürütmekte olduğu eğitim programlarına her yıl onlarca personel katılmakta ve belirtilen bu kursların birçoğu haftalarca sürmektedir. (KOM Rapor 2002) Takdir edersiniz ki bir polis memurunun adı geçen eğitimlerden birine katılarak haftalarca evinden uzakta ve devletten harcırah alarak bunu yapması EGM bütçesine büyük ölçüde külfetten başka bir şey getirmemektedir.

Hâlbuki her türlü eğitim programı yerinden eğitim programları (on-site training) ya da hizmet içi eğitimler (in-service training) gibi farklı konseptlerden faydalanılarak yapılıyor olsa daha az bir bütçe ile daha çok hizmet elde edilmiş olacaktır. Böylece hem para hem de zamandan tasarruf edilecektir. Özellikle de köpekli polis birimlerinde görev yapmakta olan personeli, köpekli sporlar ve eğitim standartları konusunda belirleyici bir rol oynayacak olan “köpekli sporlar ve aktiviteler kulüpleri” kurma/üye olmaya (mevzuata uymak koşulu ile) teşvik etmek sureti ile hizmetlerin giderlerini azaltma yolu açılacaktır.

Aidat toplama yolu ile tüm köpekli personelden elde edilecek olan gelirler yine bu kişiler ve köpeklerinin eğitim ve müsabakaları için kullanılarak, devlete ekonomik olarak katkı sağlanmış olacaktır. Ayrıca, düzenlenecek olan eğitim seminerleri ve gösteriler sayesinde katılım payı olarak toplanacak olan fonlar sayesinde köpekli birimlerin ihtiyaçları için çok büyük bir kaynak elde edilmiş olacaktır.

  1. Görev süreleri

Köpekli birimlerde görev yapmakta olan personelin görev süreleri anlamında diğer meslek mensuplarından hiçbir farkları bulunmamaktadır. Ama diğer gelişmiş ülkelerde bu görevi ifa eden personelin köpekleriyle geçirdikleri zaman ve göreve geliş-gidişleri bile saat saat hesap edilerek gerekli düzenlemeler yapılmaktadır (Police Service Dogs, T. Fleck).

Ancak, ülkemizde bırakın boş zaman ayarlamalarını eğitim almış personelin görev süreleri ya da şark atamaları dahi çok büyük bir problem haline gelmektedir. Yıllarca birbirleriyle görev yapmış bir köpek ile idarecisinin ayrılmasında hiçbir problem görülmemekte, belki umursamazlıkla belki de iş bilmezlikle bu sürece dolaylı olarak destek verilmektedir. 

Kabaca bir hesapla, bir köpek ile idarecisinin 3 yıl (Çevik Kuvvet görev süresi) birlikte ifa ettikleri hizmetin karşılığı 100000 TL civarındadır. Ortalama 9 yıl hizmet veren bir asayiş devriye köpeği toplamda 3 idareci değiştirdiğinde, bu masraflara bir de eğitim (hem köpek hem de personel için) eklenmekte ve maalesef yine devletimiz zarara uğramaktadır.

Eğer köpeği tek bir idareci eğitmiş ve göreve sevk etmiş olsa; psikolojik olarak bu köpek ve personelin sağladığı ortaklık ve masraflarda oluşacak kesinti ile birleşince daha kaliteli ve sürekli bir hizmetin oluşmasına zemin hazırlanmış olacaktır. Avrupa’da görev yapan bir köpekli personelin bizlerden daha tecrübeli ve başarılı olmasının yegâne sırrı budur.

En az 15 (on beş) yıl köpekli bir birimde görev yapan polis memuru kendisinden sonra gelecek olan meslektaşlarına kurumsal hafıza görevi görecek ve onların istenilen düzeye gelmelerinde çok büyük bir rol oynayacaktır. Unutulmamalıdır ki; devlet kalıcıdır ve onun verdiği kararlar devamlılık arz etmeden başarıya ulaşılması pek mümkün olmamaktadır.        

  1. Köpek eğitiminde merkeziyetçilik ve yerinden yönetim (decentralization)

Ülkemizde ki köpekli polis birimlerinde görülen bir diğer önemli sorun ise eğitimin tek bir merkezden verilmesidir. Asayiş-devriye köpekleri için kısmen ortadan kaldırılan bu sorun nedeni ile birçok kurum hem maddi hem de manevi olarak zarar görmekte, ayrıca personel anlamında istenilen kaliteye bir türlü ulaşılamamaktadır.

Türkiye’de ki polis köpeklerinin kaderi sadece bir merkezde toplanan bir avuç eğitmenin ellerine bırakılmakta, tüm iller adı geçen kişilerin verdikleri kararları uygulamak zorunda bırakılmakta ve kendisini kanıtlama fırsatı dahi bulamadan birçok taze beyin şark illerine atanarak köpekli polis birimlerinden çıkartılmaktadır. Hâlbuki köpek eğitimi konusunda ortaya konulan ortak standartlar doğrultusunda, ilerici bir görüş ve tatlı-sert bir rekabet yöntemi ile yetiştirilen köpekler ve personelin görev kalitelerinin çok daha yüksek olacağı aşikârdır. KEM Şube Müdürlüğü’nün günümüz şartlarına uyum sağlamada zorlandığı ve bağlı olduğu başkanlık dışında ki birimlerin sorunlarına eşit mesafede ilgi gösteremediği herkesin malumudur.

Finlandiya örneğinde olduğu gibi Polis Akademisi’ne (email paylaşımından alınmıştır) veya Macaristan örneğinde olduğu gibi Personel Dairesi Başkanlığı’na bağlı Dunakeszi’de ki eğitim merkezine (email paylaşımı) ya da Danimarka’da olduğu gibi doğrudan Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı olan bir merkez biriminin (email paylaşımından alınmıştır) tüm alanlara ve görevlere eşit mesafede olacağı tartışılmaz bir gerçekliktir. Hem eşit hem de tarafsız olan bir kurumun başarısının diğer kurumların verecekleri destek düşünüldüğünde oldukça üst basamaklara çıkacağı oldukça açıktır.

Genel merkezde bunlar olurken, bu duruma paralel bir durumun taşrada bulunan iller ve görev yapan köpekler ve idareci personel için olmaması kaçınılmazdır. Modern polislik ile hizmet kalitesinin yükseltilmesi amacıyla bu köpekli polis birimlerinin de doğrudan ilde ki en yüksek rütbede ki polis birimi yani Makama doğrudan bağlı olması hizmetin sürekliliği ve kalitenin devamlı kılınması açısından son derece önemli bir adım olacaktır.

Böylece, illerde atandıkları birimlerinde köpekli görev yapmaktan başka her türlü amaç için görevlendirilen detektör köpek idarecileri de büyük ölçüde rahatlayacak, kendilerinin asli vazifesi olan görevlere geri dönecek ve başta uyuşturucu ve silah ticareti olmak üzere birçok alanda daha etkin bir şekilde suçla mücadele edilmiş olacaktır. Ayrıca, bu küçük ama etkili köpekli polis birimlerinde görev yapan personel de gerekli alt yapı çalışmaları sayesinde kendilerinden sonra gelen personeli eğiterek devleti büyük bir yükten kurtarmış olacaklardır. (Kosovo Police SPU K9 Unit) Böylece, KEM Şube Müdürlüğü asli vazifesi olan köpekli eğitimin kalitesinin yükseltilmesi ve ülkemizin temsil edilmesi görevine geri dönecektir.

Sonuç

Yukarıda bahsi geçen örnekleri ve çözüm önerilerini çoğaltmak mümkündür. Ancak, bir husus vardır ki-önemli olan onları artırmak değil-bir şeyleri değiştirme arzudur. Avrupa ve Amerika’da yapılan araştırmalar değişimin gerçekleştirilmesinin (change management) çok zor bir eylem olduğu konusunda hem fikirdir. Gerek kalıplaşmış bazı düşünce modellerinin değiştirilmesinde yaşanması muhtemel sorunlar, gerekse de derine işlemiş bir takım hataların görünmez oluşu gibi nedenlerle benzer problemlerin bugüne kadar ötelendiği anlaşılmaktadır. Ancak, bir noktadan başlamak ve bahsi geçen sorunlara bir çözüm yolu arayışına girmek zorunluluğu hâsıl olmuştur.

Çağlar boyunca Osmanlı İmparatorluğu da dâhil birçok devlet tarafından kullanılmış olan görev köpeklerinin etkin ve verimli bir şekilde kullanılması her şeyden önce vicdani bir sorumluluktur. Varoluş nedenleri bizlere yardımcı olmaktan başka bir şey olmayan köpeklerin faydalı olacakları alanlarda ve modern çağın ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kullanılması, hem bizlerin hem de onların hizmet kalitesine çok olumlu yansımalar yapacaktır. Böylece, maddi açıdan külfet getirmek yerine bizlere daha büyük bir destek kaynağı olacaklar ve öncelikle asayiş hizmetleri olmak üzere daha etkin ve verimli bir şekilde kullanılacaklardır. Ülkemizin ihtiyaçlarına cevap verebilecek olan böylesine etkili polis birimlerinin varlığının tartışılması yerine, daha etkin bir şekilde nasıl kullanılacaklarının tekrar gözden geçirilmesi gereklidir. 

Amerika’da kullanılan “bul ve ısır” konsepti yerine (An Examination of Police Canine Use of Force In the state of Florida, C. Mesloh), daha az zarar veren ve ülkemiz koşullarına çok daha uygun olan “bul ve havla” kavramının kullanılması benimsenmeli, eğitimlerde kullanılan malzemenin büyük bir bölümü ve eğitim anlayışı hali hazırda ülkemizde ki sivil kurumlarda kullanılan yetiştirme modellerine yakınlaştırılmalıdır. Aslına bakılırsa, Asayiş-Devriye Köpekleri yetiştirilmesi ve görevlendirilmesi konusunda köklü bir değişime gidilmeli ve köpeklerde mücadelenin (aggressiveness) ön planda olduğu bir eğitimin yerine, detektör köpeklerde de kullanılan avlanma (hunting) ve avı ağzında tutmanın (prey) olduğu bir model benimsenmelidir. Ancak bu şekilde daha dengeli polis köpekleri yetiştirilebilir ve yetiştirilen köpeklerin suçlulukla mücadelede çok daha etkin biçimde kullanılması sağlanmış olur. (Kötü Adam Semineri, G. Eker, İstanbul 2012

Böylece polis asayiş-devriye köpeklerinden, sadece toplumsal olaylarda müdahalede yarar sağlamaktan ziyade, asayişe müessir diğer olaylarda ve devriye hizmetlerinde de destek unsuru olarak kendilerinden saha hizmetlerinde fayda elde edilmiş olacaktır. Gerektiğinde bir ağızlık (özel olarak bu amaç için üretilmiş olmalı) takmak sureti ile herhangi bir zarara yol açmadan suçlular etkisiz hale getirilebilecektir. (Agitation Muzzle in Police Dog Training, B. Amm)  

Ayrıca unutulmamalıdır ki; görev köpeklerinin, suçlular üzerinde çok büyük psikolojik etkisi bulunmaktadır. Sahibini ve diğer polisleri korumada son derece etkilidirler ve kazara suçluların eline geçseler bile polise karşı kullanılmayan tek silahtırlar. Polis ile halkın arasında işbirliği ve sempatinin gelişmesine yardımcı olurlar. Polisin kullandığı diğer unsurlar arasında görevi iptal edilebilen tek silah belki de odur. Bir alanın aranması sırasında onlarca insanın yapacağı işi bir görev köpeği tek başına yapabilmektedir. (Police Service Dogs – Assest or Liability? T. Fleck) Yapılan benzer bir araştırmada köpekli timlerin saklanan kişileri bulmada diğer insanlı arama ekiplerine oranla %93’e % 59’luk bir oranda başarılı olduklarını göstermiştir. (A Study of Police Canine Search Teams, M. Wolfe)      

Yukarıda bahsi geçen nedenlerden dolayı, ülkemizin polis köpeklerini çok daha etkili bir şekilde kullanması ve her konuda olduğu gibi bu hususta da ileri medeniyetler seviyesine çıkmak için gerekenleri bir an evvel yapması gerekmektedir. Bunun sağlanabilmesi maksadı ile tüm kurumlar ortak ve koordineli bir şekilde çalışmak zorundadır. Ancak bu şekilde bahsi geçen sorunların çözümü mümkün olabilecek ve köpekli polis birimlerinde görev yapan polis memurları ve köpeklerinin daha uygun koşullarda görev yapmalarına olanak sağlanacaktır.

Kaynakça

Suç Koklayan Burunlar, Polis Görev Köpekleri, EGM KOM Daire Başkanlığı, 2012:6

http://www.policek9.com/html/wallen1.html, Taking a Bite Out of Crime – Risk Management for Police Canine Programs, Ken Wallentine, Judge & Advocate (e.t. 25/09/2012)

Polis Bilimleri Dergisi Cilt: 9 (1-4), A Review of the Usage of Police Dogs in Crime Prevention and Forensics, 2007 ss. 21-44, S. Şebnem Özcan

Emniyet Genel Müdürlüğü, KOM Daire Başkanlığı Raporu, 2002

Polis Köpeklerinin Sıcak Çarpmasından Kaynaklı Ölümleri, Bitlis Akademik Dergisi, Ocak 2011 Sayı: 4, Sayfa: 65,  Esim Şentürk, Uzman Köpek Eğitmeni

http://www.policek9.com/html/k9admin.html, Administrating a K9 Unit, R.S. Eden (e.t. 15/06/2012)

http://www.policek9.com/html/vendoragency.html, Administration Considerations – Vendor vs. Agency Training, K9 Officers Manual, R.S. Eden (e.t. 15/06/2012)

http://www.policek9.com/Fleck/Forum%20Article.pdf, Police Service Dogs – Assest or Liability? Terry Fleck, Deputy Sheriff II (e.t. 26/10/2012)

http://www.uspcak9.com/pdf/k9UnitsInSmallDepartments.pdf, K9 Units in Small Departments: Overcoming Budget Constraints for Forming and Maintaining the Unit, David Eric Anderson (e.t. 26/10/2012)

http://www.uspcak9.com/training/florida_study.pdf, An Examination of Police Canine Use of Force In the state of Florida, Charles Mesloh (e.t. 26/10/2012) 

Asayiş-devriye Köpeklerinde Taktik Müdahale Yöntemleri ve Kötü Adam Egzersizleri-Başlangıç Düzeyi konulu seminer, Göktan Eker, Uzman Köpek Eğitmeni, K9 Güvenlik

http://www.policek9.com/html/articles.html, Agitation Muzzle in Police Dog Training, Brian Amm (e.t. 26/10/2012)

http://www.uspcak9.com/training/WolfeBuildingStudy.pdf, A Study of Police Canine Search Teams, Marie Wolfe (e.t. 26/10/2012)

Ilkka Hormila, k9.ilkka@gmail.com, Sunday February 19, 2012 10:05 PM (email paylaşımı)

Ibolya Gáti, bmw8series@gmail.com, Wednesday October 31, 2012 2:49 PM (email paylaşımı)

Michael Friisholm, MFR005@politi.dk, Tuesday, October 30, 2012 2:22 PM (email paylaşımı)

Avise, J.C. 1986. Mitochondrial DNA and the evolutionary genetics of higher animals. Phil. Trans. Roy. Soc. Lond. B 312:325-342 

http://archaeology.about.com/od/domestications/qt/dogs.htm by K. Kris Hirst Dog History

How were Dogs Domesticated? Erişim tarihi: 26.10 2012

Janice Koler-Matznick 2002, The Origin of the Dog Revisited Anthrozoös 15(2): 98 – 118

Hildebrand, M. 1954. Comparative morphology of the body skeleton in recent canidae,

University of California Press, Berkeley

Clutton-Brock, J., G. B. Corbet and M. Hills 1976, A review of the family Canidae with

a classification by numerical methods, Bulletin British Museum (Natural History)

Zoology 29: 117 B 119

Olsen, S. J. 1985. Origins of the domestic dog: the fossil record, Univ. of Arizona Press,

Tucson, USA

Wayne, R. K. 1986, Cranial morphology of domestic and wild canids: the influence of

development on morphological change, Journal of Morphology 187: 301 – 319

Hemmer, H. 1990, Domestication: the decline of environmental appreciation, Cambridge

Univ. Press., NY

Morey, D. F. 1990, Cranial allometry and the evolution of the domestic dog, Ph. D.

Thesis, University of Tennessee, Knoxville, USA

Boyko ve ark., 2010 A genome-wide perspective on the evolutionary history of enigmatic wolf-like canids Genome Res. 2011 21: 1294-1305

Klütsch, C. F. and Savolainen, P. 2011, Geographical Origin of the Domestic Dog, eLS.

Published Online: 15 APR 2011    Online ISBN: 9780470015902       DOI: 10.1002/9780470015902.a0022867

The post Ülkemizde Polis Köpeklerinin Rolü, Bir Model Yaklaşımı “Asayiş-Devriye Köpekleri” first appeared on Göktan Eker.

]]>
Antalya’da Köpek Çiftliği Faciası ve Köpek Eğitmenleri http://www.goktaneker.com/2013/05/27/antalyada-kopek-ciftligi-faciasi-ve-kopek-egitmenleri/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=antalyada-kopek-ciftligi-faciasi-ve-kopek-egitmenleri http://www.goktaneker.com/2013/05/27/antalyada-kopek-ciftligi-faciasi-ve-kopek-egitmenleri/#comments Sun, 26 May 2013 21:14:28 +0000 http://www.goktaneker.com/?p=830 Şu sıralar kaleme aldığım Köpek Eğitmeni Olmak İsteyenler İçin Altın Kurallar yazısını daha tamamlamadan sosyal medyada iki üç yıl önce çekildiğini öğrendiğim görüntüler yayınlandı. Köpek eğitmenliği mesleğini seçmek isteyenler için bir rehber[...]

The post Antalya’da Köpek Çiftliği Faciası ve Köpek Eğitmenleri first appeared on Göktan Eker.

]]>
Şu sıralar kaleme aldığım Köpek Eğitmeni Olmak İsteyenler İçin Altın Kurallar yazısını daha tamamlamadan sosyal medyada iki üç yıl önce çekildiğini öğrendiğim görüntüler yayınlandı.

Köpek eğitmenliği mesleğini seçmek isteyenler için bir rehber oluşturmaya çalışırken, köpek eğitmenliği mesleğininin itibarının ayaklar altına alındığı bu görüntülerin bir köpek eğitim ve pansiyon çiftliğinde çekilmiş olması da oldukça üzücü.

KÖPEK EĞİTMENLİĞİ mesleki eğitimi ile ilgili olarak yıllardır uğraşıyorum, ancak ne yazık ki ülkemizin bürokrasisini aşabilmiş değilim.

Sanırım 2001 yılıydı. Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Köpek eğitmenliği kursları açabilmek için hazırladığım bir müfredatı Talim Terbiye Kurulunda savunmuştum. O zaman çok olumlu bakmışlardı ve Ankara üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden Görüş isteyeceklerini, bu görüşün gelmesinin ardından Bu kursların açılması ile ilgili Tarım Bakanlığı’na da yazacaklarını belirtmişlerdi.
Çok sevinmiştim..
Ancak sevincim , veteriner fakültesinde görevli ismini vermeyeceğim bir hocamızın bu tip bir kursun açılması durumunda Türkiye’de ders verecek yetkinlikte kimsenin olmadığını raporlaması ile kursağımda kaldı. Bir de Tarım Bakanlığı’nın – bu tip bir programın açılmasına gerek yok, biz bakanlık olarak çalışmalarımızı zaten yapıyoruz – yorumu eklenince mallesef program suya düştü. Aradan geçen koca 10 yıl içerisinde bakanlığın bırakın bir çalışma yapmasını, benim hazırladığım programın çooooook küçük bir kısmını bir kaç eğitmeni toplayarak, yarım yamalak 3 günlük bir seminerde uyguladığını ve sertifika verdiğini duyduğumda ne kadar güldüğümü anlatamam.

E tabi Göktan Eker yılar mı? Konuyu Uludağ Üniversitesi’nde görevli köpek eğitimine inanan bir kaç hocamla paylaştım. İbrahim Orhan Meslek Yüksek Okulu’nda Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlıgı bölünmünde 3 yıl köpek eğitimi dersleri verdim.

Bu dersler devam ederken saygı ile andığım Gülşen Hocam ve tabii ki Bahri ve Aytekin hocalarımın da desteği ile iki yıllık bir köpek eğitmenliği programı taslağı hazırladık. Bu programa o kadar güveniyordum ki , henüz 99 depreminin tozları ortada idi ve iki yıllık köpek eğitmenliği meslek yüksek okulunun  okul bitirme tezi bir arama kurtarma köpeği olacaktı. Mezun olan her öğrenci en az bir arama kurtarma köpeği ile mezun olacaktı.  Gemlik Askeri Veteriner Okulu Komutanlığı ile de temaslar sağlamı,ş programa destek vermelerini de garantilemiştim.Çoooooooook sevinmiştim…
Ancak Uludağ Üniversitesi Senatosu’nda programın hem de veteriner hekim olan bir üyesinin de red oyu ile kabul edilmediğini öğrenene kadar…

Yok hala yılmamıştım, bu sefer kanalı değiştirdim. Özellikle Özel Güvenlik Federasyonu Yönetim Kurulu üyeliği görevimde Güvenlik Köpekleri İdarecileri ve Eğitmenleri derneği kurarak, mesleki eğitimi başka boyuta taşıdım. İnancımı hala yitirmedim. Konu ile ilgili ciddi yol  almışken , yine adını vermeyeceğim bir güvenlik firmasına ait bir köpeğin ne yazık ki kabul edilemez bir şekilde masum bir genç kızı ısırması sebebi ile güvenlik sektöründe köpeklerin kullanılması yasaklandı.

Devam eden yıllar içerisinde en az 30 defa Ankara’ya gittim, Özel Güvenlik Daire başkanlığı, Koruma Daire Başkanlığı, Polis Akademisi ve daha adını hatırlamadım bir çok resmi kurum ve kuruluşun kapısını aralamaya çalıştım. Hatta bir ara Özel Güvenlik Daire Başkanlığı yetkilileri İstanbul’a gelip, bizleri tamamdır bu işi halledeceğiz diyerek umutlandırdılar.
Çooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooook sevindim… Ama aradan neredeyse 3 ay daha geçti ve çalışmaların gene rafa kalktığını öğrendim.

Uzun lafın kısası yılmadım, ısrarla köpek eğitmeni, köpek idarecisi, köpek bakıcısı, köpek gezdiricisi eğitmeye devam ediyorum. Aslanlar gibi de sertifika veriyorum. Altına imza atıyorum. Şaka gibi benim imzaladığım sertifikaya sahip kişiler Birleşmiş Milletler,  ABD, Rusya, Kıbrıs, Yunanistan, Ermenistan, Irak, Libya, Ürdün, Azerbaycan gibi ülkelerde iş kuruyorlar yada işlere giriyorlar. Benim memleketimde halen adam yerine konmuyorum…

E ondan sonra da köpek eğittiğini iddia edip de kulübede tekme tokat köpek döven çocuklara da kızamıyorum. E biz sizi eğitmedik ki siz köpekleri eğitin. Ülkemiz bize sizleri eğitme fırsatı vermedi ki siz köpeklerin dilinden anlayın…

Merak etmeyin yılmadım. Bir gün yetkililer, köpek sahiplerinin ve köpeklerin mutluluğunun  ehil köpek eğitmenlerinin elinden geçtiğini anlayacaklar. Hatta sokak köpekleri problemi ile köpek eğitmenleri arasında bağ bile kurabilecekler. En azından çocuklarımız görür diye umuyorum.

 

The post Antalya’da Köpek Çiftliği Faciası ve Köpek Eğitmenleri first appeared on Göktan Eker.

]]>
http://www.goktaneker.com/2013/05/27/antalyada-kopek-ciftligi-faciasi-ve-kopek-egitmenleri/feed/ 1
Koruma Devriye Köpeklerinde “Ölü Av-Dead Pray” Egzersizleri Önemi http://www.goktaneker.com/2013/05/10/koruma-devriye-kopeklerinde-dead-pray-olu-av-egzersizleri-onemi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=koruma-devriye-kopeklerinde-dead-pray-olu-av-egzersizleri-onemi http://www.goktaneker.com/2013/05/10/koruma-devriye-kopeklerinde-dead-pray-olu-av-egzersizleri-onemi/#respond Fri, 10 May 2013 16:47:01 +0000 http://www.goktaneker.com/?p=800 Polis ve askeri koruma devriye köpekleri eğitiminde hemen hemen tüm dünyada göz ardı edilen bir kötü adam davranışı egzersizi bulunmaktadır. Bu egzersiz gerçek operasyon sırasında çoğu zaman K9 eğitmenleri ve[...]

The post Koruma Devriye Köpeklerinde “Ölü Av-Dead Pray” Egzersizleri Önemi first appeared on Göktan Eker.

]]>
Polis ve askeri koruma devriye köpekleri eğitiminde hemen hemen tüm dünyada göz ardı edilen bir kötü adam davranışı egzersizi bulunmaktadır.

Bu egzersiz gerçek operasyon sırasında çoğu zaman K9 eğitmenleri ve operasyonel  personelin hayatını kurtarmaktadır

dead pray2

Polisin K9’larla yaptığı müdahalelerin çoğunda kavgacı agresif tavırlar sergilenen zanlılar baş rollerde olur. Ancak çok daha profesyonel kaçak veya suçlu profilleri de söz konusu olabilir.  Bu profil özellikle soğukkanlı suç işleyenleri de içerebilir. Bu karakterdeki  suçlular, özellikle saklandıklarında veya polisin müdahalesi esnasında doğru tepki zamanına kadar oldukça sakin durmaktadırlar.

Örneğin elinde silah olduğu halde polisin herhangi bir talimatına uymamakla kalmaz, aynı zamanda da hiç hareket etmez. Ya da kaçıp saklandığı yerlerde kımıldamadan bekler.

Koruma ve devriye köpeklerinin bir çoğu bu tip davranış sergileyen zanlılar veya suçlular için eğitilmemektedirler. K9’lar hareketsiz kalan hedefleri ısırma konusunda yeteri kadar tecrübe sahibi olmazlar. Ancak güvenlik görevlileri için genellikle en ölümcül saldırılar veya tepkiler bu tip ortamlarda ne yapacağı veya nerede olduğu kestirilemeyen kişilerden gelir. Tüm bu sebeplerle koruma devriye köpeklerinin ölü av egzersizleri yapmaları gerekmektedir.

dead pray3

Yani kötü adam olarak tabir edilen kişileri herhangi bir agresif tavır sergilememesine  hatta kımıldamamamasına  rağmen K9’lar  etkili bir şekilde ısırmalıdırlar.

Bu saklanan, küçülerek kapanan ve hedef ufaltan,  üzerlerini örterek gizlenen  zanlılar için de geçerlidir. Köpek, idarecisi tarafından hedefe gönderildiğinde hedefin nasıl davrandığına bakmazsızın  ikinci bir komut gelene kadar ısırmalıdır.

dead pray 4

K9 Koruma Devriye Polis Köpeklerinin bu konuda da etkili ve doğru şekilde eğitilmesi bir çok hayatlar kurtarabilir.

The post Koruma Devriye Köpeklerinde “Ölü Av-Dead Pray” Egzersizleri Önemi first appeared on Göktan Eker.

]]>
http://www.goktaneker.com/2013/05/10/koruma-devriye-kopeklerinde-dead-pray-olu-av-egzersizleri-onemi/feed/ 0
Köpek Eğitmeni Olmak İsteyenler İçin Altın Kurallar http://www.goktaneker.com/2013/04/22/kopek-egitmeni-olmak-isteyenler-icin-altin-kurallar/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=kopek-egitmeni-olmak-isteyenler-icin-altin-kurallar http://www.goktaneker.com/2013/04/22/kopek-egitmeni-olmak-isteyenler-icin-altin-kurallar/#comments Mon, 22 Apr 2013 18:15:48 +0000 http://goktaneker.com/?p=701 Ülkemizin hızla şehirleşmesi, uydu kentlerin artması, iş yaşamının insanları doğadan uzaklaştırması, insanların şehirlerde giderek yanlızlaşması evcil hayvanların özellikle köpeklerin insan hayatına daha fazla girmesine sebep oldu. Tabi yukarıda anlattığımız süreci[...]

The post Köpek Eğitmeni Olmak İsteyenler İçin Altın Kurallar first appeared on Göktan Eker.

]]>

Ülkemizin hızla şehirleşmesi, uydu kentlerin artması, iş yaşamının insanları doğadan uzaklaştırması, insanların şehirlerde giderek yanlızlaşması evcil hayvanların özellikle köpeklerin insan hayatına daha fazla girmesine sebep oldu.

Tabi yukarıda anlattığımız süreci batılılılaşma olarak da adlandıranlar olabilir. Ancak bu süreç köpeklerin sağlığından beslenmesine kadar bir çok farklı sektörün gelişmesine neden olmuştur.

Köpeklerin sağlığı Veteriner  fakültelerine, beslenmesi ise köpek maması üreticisi veya ithalatçısı firmalara emanet edilmiş durumda. Veteriner fakültekerinden mezun olan onlarca genç Özel veteriner Klinikleri veya hayvan hastanelerinde hayatlarını kazanabiliyorlar, veya devlet dairelerinde de iş bulabiliyorlar. Köpek maması üreticileri Nutrişinist -hayvan besleme uzmanları , veteriner hekimler, zootekni uzmanları , ziraat mühendisleri için de bir iş kapısı adeta.

Farkında olacağınız gibi bahsi geçen her mesleğin bir okulu var….

Peki Köpek Eğitmenleri ? ne okulları var ne meslek oadaları, ne de mesleki etik kuralları ..

Tüm bu olumsuzluklara rağmen , köpek sahipleri köpeklerinin beslenme ve sağlığını garanti ettiklerine göre köpeklerinin sosyal hayatlarına uyumu veya onlardan bir görev beklentisi konusunda eğitmenlere başvurmaktadırlar.

Bu durum , türkiyede adı olan ama sanı olmayan bir meslek grubunun KÖPEK EĞİTMENLİĞİ mesleğinin de gelişmesine sebep olmuştur.

Köpek Eğitmeni Olmak İstiyorum…

Bu talep, hemen her hafta bizlere gelen bir talep, köpek eğitmenliği ile biz de dahil türkiyede kurs açan bir kaç farklı işletme var. Ancak köpek eğitmeni olunması süreci hiç de kolay değil, 2 aylık bir kurs sizin hayatınızı kazanmanızı sağlayacak bir meslek edinmenize yeterli olmayabilir.

Köpek eğitimi sanıldığı kadar dar bir içeriğe sahip değildir. önce köpek eğitiminin hangi alanında yer alacağınıza karar vermelisiniz !

Ev ve aile köpekleri, spor köpekleri ,iş köpekleri ?

evet yanlış duymadınız köpek eğitimi daha adını anarken üç ayrı alanda kendini gösterir. Bu alanlardan hangisinde olacaksınız , hangisi size uygun , nasıl para kazanacaksınız ? bu sorulara cevap verebilmek oldukça önemli…

MESLEK İÇİ PLANLAMA

Köpek eğitmeni olarak hayatınızı kazanmaya karar verdiyseniz, önce hangi branşta veya diğer bir tabirle segmentte yer alacağınıza karar vermelisiniz.

Bir iş planı yapmadan önce ilgi alanınızı ve yeteneklerinizi çok çok iyi görmeniz gereklidir. Bununla birlikte soyal çevreniz de oldukça önemli , tanıdıklarınız ve onların tanıdıkları.

Oturduğunuz bölge de köpekli aileler varmı? Köpeklerine aile bireyleri gibi davranan ailelere ulaşabilmeniz mümkün mü?

Bu ve benzeri bir çok sorulara cevap vermelisiniz.

Bunlar da yetmez, istanbul gibi büyük illerden birinde ikamet ediyorsanız aracınız varmı?

 

Ve belkide en önemli soruya geldik, zamanlı zamansız çalan telefonlara , köpek sahiplerinin ısrarlı bazen de anlamsız sorularına hazırmısınız?

Sabırlı mısınız? hayır hayır köpeğe karşı değil köpeklerin sahiplerine karşı , yani insanlara karşı !

Bir çok genç arkadaş köpek eğitmenliği mesleğinin sadece köpekleri çok iyi eğitmekten geçtiğini düşünür, eğer insan ilişkilerinde pek iyi değilseniz, kendi işinizi kurmanızı pek tavsiye etmem, zira köpek eğitiminin bana göre %70 i sahibinin eğitimidir. bu durumda bir eğitim merkezinde çalışmaya başlayabilir sadece köpeklere konsantre olabilirsiniz..

İLK ADIM

Köpek eğitmenliği mesleğine ilk adım ile ilgili pek fazla alternatifiniz yok, ya bizim de açtığımız gibi bir kursa yazılacaksınız, ve kurs bedeli ödeyerek bu işe hızlı bir giriş yapacaksınız, ya da köpek çiftliklerinden birinde uzun bir çalışma süresini göze alarak bir kariyer planlaması yağacaksınız.

Bu açıklamalar ışığında köpek eğitmeni olmak isteyen genç arkadaşlarımızın belkid e ilk yapacakları iş aylık ne kadar bir gelire ihtiyacı olduğunu çok çok iyi belirlemeleri

DEVAMI YAKINDA…………………..

 

The post Köpek Eğitmeni Olmak İsteyenler İçin Altın Kurallar first appeared on Göktan Eker.

]]>
http://www.goktaneker.com/2013/04/22/kopek-egitmeni-olmak-isteyenler-icin-altin-kurallar/feed/ 4
Özel Güvenlik Hizmetlerinde K9 Kullanımı http://www.goktaneker.com/2013/03/31/ozel-guvenlik-hizmetlerinde-k9-kullanimi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=ozel-guvenlik-hizmetlerinde-k9-kullanimi http://www.goktaneker.com/2013/03/31/ozel-guvenlik-hizmetlerinde-k9-kullanimi/#respond Sun, 31 Mar 2013 17:19:32 +0000 http://goktaneker.com/?p=461 Özel Güvenlik  Hizmetlerinde K9 Kullanımı Sayıları polis Teşkilatı’nın sayısını geçen bir sektör olan Özel Güvenlik Hizmetleri ülkemizde yeni bir istihdam yaratması ile beraber bir çok sorunu da beraberine getirdi. Çok[...]

The post Özel Güvenlik Hizmetlerinde K9 Kullanımı first appeared on Göktan Eker.

]]>
Özel Güvenlik  Hizmetlerinde K9 Kullanımı

k9guvenlik

Sayıları polis Teşkilatı’nın sayısını geçen bir sektör olan Özel Güvenlik Hizmetleri ülkemizde yeni bir istihdam yaratması ile beraber bir çok sorunu da beraberine getirdi.

Çok hızlı neredeyse  hormonlu büyüyen sektör aslında polis ve jandarmanın adeta elini rahatlatırken bu süreçte  güvenlik hizmetinin de kişislleştiğine şahit olduk

 

Özel güvenlik hizmetlerinin standartları içeriği uygulamaları tartışıla dursun daha önce polis ve jandarmanın icra ettiği veya icra  etmesi gereken bir çok görev alanında özel güvenlik firmalarını da görmekteyiz

 

Özel Güvenlik Firmaları  çok farklı alanlarda farklı güvenlik risklerini bertaraf ederken,  önleyici  güvenlik ağının da önemli basamağı olurken , bir çok farklı mecralardan da yararlanmaya başladı, hizmet alanı o kadar genişledi ki başlangıçta özel guvenlik hizmeti veremeye başlayan oyuncular dahi bu kadarını tahmin edememişlerdi.

Önleyici Güvenlik Hizmetleri Süreci denildiğinde  denilince fiziki önlemlerin yanında ,  kameraların başı çektiği elektronik güvenlik enstrümanları kullanımı gelişirken bu süreçte biraz yurtdışı özentisi biraz da ihtiyaçtan  k9 kullanımı da yaygınlaşmaya başladı.

Bu kadar çok kameranın özel hayatın gizliliğini ihlal ettiğinin tartışıldığı dönemde kocaman kurt köpeklerinin de avm lerde görev almasının gerekliliği de tartışılır oldu.

Bunun içine yanlış kullanılan, yanlış konuşlandırılan , eksik uygulanan  hizmetlerde söz konusu olunca hem idarenin hem  özelgüvenlik hizmeti  alan mecra yoneticilerinin hem de bu umuma açılıyorlardı hizmet satın alan vatandaşların olumsuz düşünceleri artmaya başladı.

Kamera , kelepçe, bariyer, x ray cihazı ve benzeri bir çok güvenlik enstrümanı konusunda bilgi beceri ve birikim sahibi olan idare yani emniyet ve jandarma birimleri özel güvenlik şubeleri ne yazık ki k9 laf konusunda yeterince donanımlı değillerdi.

Buna k9 hizmeti sağlayıcılarının kaliteden uzak eğitim ve hizmetleri , güvenlik firmalarının k9 idarecisi personele yeteri kadar eğitim vermemesi , verirmeme si de eklenince k9 larının güvenlik hizmetlerinde kullanımı konusunda soru işaretleri giderek büyüdü.

Bir avm nin önünde de yoldan koşarak geçen bir genç kızı orada bekleyen k9 un ısırması ile sona gelinmiş oldu özel güvenlik hizmetlerinde k9 kullanımı tamamen yasaklandı. İşin ilginç yanı köpeğin eğitiminin ne olduğunu ne idarecisi ne avm yönetimi ne idare nese hizmet sunan özel güvenlik firması tarafından bilinmemekteydi.

Köpeğin idarecisinin sadece iki gündür köpeği tanıdığı, kendisine tasmasından tut gezdir dendiğini öğrendiğimde idarenin verdiği bu yasaklama kararının ne kadar doğru olduğunu düşündüm. Ancak doğru eğitilen  doğru kullanılan k9 ların özel güvenlik hizmetlerinde kullanımı ile ilgili idari ayda yasal bir düzenleme yapılması umuduyla ………

Ne yazık ki yıllardır konu ile ilgili bir düzenleme emniyet genel müdürlüğü tarafından yapılmadı. Bununla beraber güvenlik hizmetlerinde kullanılan köpek yetiştiriciliği ve eğitimi ülkemizde bitme noktasına geldi. Emniyetin ve askerin köpek tedarik ihtiyaçları aracı müteahhitler,  tedarikçiler tarafından çok yüksek bedellerde giderilmeye başlandı,

Yetkililerin bu düzenlemeyi yapmaması devletin kendi ayağına kurşun sıkması gibi kısır bir döngünün oluşmasına neden oldu.

Halen resmi k9 birimleri kendi ihtiyaçları için gerekli köpekleri ne yazık ki ülke içinden karşılamakta  zorlanıyorlar, bu durum yurtdışı üreticilere ve tedarikçilere yaramış oldu.Yine milli kaynaklar heba edildi, halen edilmekte

 

Özel Güvenlik Mantığı

Özel güvenlik bir kamu hizmeti gibi görülse de adı üzerinde özel sektöre yönelik bir hizmet yani, tam ortasında müşteri memnuniyeti var. Özel güvenlik hizmeti alan firmalar ve bu güvenlik süzgeçinden geçerek firmaların faaliyetlerinden faydalanan insanlar bu memnuniyetin oluşması gereken iki kesim.

Bazen gözüken mevcut güvenlik uygulaması , güvenlik gözlüğü ile bakıldığında yüksek güvenlik sağlamayabilir ancak hizmeti alan ve bu hizmet süzgeçinden geçen vatandaşların kendini  güvende hissetmesini sağlıyorsa ve , insanların güvenlik kelimesinin soğuk yüzüne rağmen mutlu olmasını sağlıyorsa gerekliliği tartışılmamalıdır.Sadece uygulama standartları tartışma konusu olabilir

 

İşte köpekler de böyledir;
Bir üniversite kampüsüne uyuşturucu girmesini engeller, riskli bri etkinliğe patlayıcı madde girmesini, bir spor müsabakasına yanıcı ve patlayıcı madde girmesini engellerken  insanlar tarafından sempati ile karşılanan yegane güvenlik enstrmanıdır.

k9güvenlik1

Güvenlik uygulamasında kullanılan köpekler doğru seçilir ve eğitilirse hiçbir guvenlik enstrümanının sahip olamayacağı bir sempatiye sahip bir enstrüman olur uygulamaya kalite katar.

Bu bağlamda idarenin Emniyet Genel Müdürlüğünün hala bir düzenleme yapamaması sektörel anlamda kayba da neden olmaktadır. Zira müşteri belirli alanlarda k9 kullanmak istemektedir.  Müşteri memnuniyeti ne yazık ki sağlanamamaltadır . Bununla birlikte bazı noktalarda ve uygulamalarda k9 lara alternatif bulunmakaktadır.

İnsanların bir köpek görerek kendilerini güvende hissetmeleri sağlanamamış, güvenliğin psikolojik etki kısmı gerçekleştirilmemeiş olmaktadır

 

İdare K9 ların özel Güvenlik Hizmetlerinde Kullanımı  konusunda büyük bir yanlış içerisindedir. 

 

K9 ların Muhakkak Kullanılması Gereken Alanlardan Bazıları

 

Sivil Havacılık
Uçak ve havakargo güvenliği için demektir detektör   k9 lar muhakkak kullanılmalıdır. Uçak kargo güvenliğinde oversize kargolar yeterince aranamamakta uçuş güvenliği riske atılmaktadırlar. Konu ile  ilgili olarak ülkemizi bekleyen ve sıkıntı yaratacak bir zaman çizelgesi bulunmasına rağmen  hala gerekli adımlar atılamamıştır bu durum ülkemizden avrupa ve amerikaya gidecek hava kargolar konusunda sıkıntını yaratacaktır. Oversize kargoların taranması için ya milyon dolarlık cihazlar ya d k9 lara ihtiyaç duyulmaktadır. veya iyi bir planlama ile her iki uygulama birbirine kombine edilebilir.

 

 

ISPS CODE Liman Güvenliği

Yolcu ve yük gemilerinin yüklerinin de aaranması için en uygun yöntem şu anda k9 lar dır. Gemi taşımacılığı hacmi dolayısı ile çok büyük bir organziasyondur. Bu organizasyon içerisinde kaçak ,yasa yasadışı emtialar kişiler maddeler ülkeye sokulabilmektedir
Özel güvenlik hizmetlernin verildiği marina, serbest bölge limanlarında, yükleme alanlarında k9 lar muhakkak kullanılmalıdır.

 

Tesis Güvenliği

Umuma açık mekanlarda beliri saatlerdn sonr vatandaş girişi mümkün olmamaktadır. Bu mekanlar da gece ahitlerinde k9 ların görev yapması mümkündür bununla birlikte avm otopark gibi tesislerdemgümdiz dahi önleyici guvenlik hizmetlerinde k9 lar özelgüvenlşknhğzmetinalannmecra hizmetlerinin içerisinde yer almalıdır

Bir çok yüksek güvenlşkmşhtşyacı olan stretaejşkntesislerin korunmasına da a k9 lardan faydalanılmalıdır. Enerji tesisleri petrol tesisleri özel şantiyeler. Ve benzeri ksek güvenlikçisi bulunan tesislerde k9 kullanımınkaçınılmazıdr. Dağın başındaki bir şantiyeyi korumayacak güvenlik görevlisinin de güvenliğinin düşünülmesi planlanması gereklidir

k9güvenlik3

 

Kara Yolları Güvenliği

Karayollarınının farklı noktalarında maliye , trafik ya da asayiş ekipleri uygulama noktaları oluşturmuşlardır.
Bu uygulama noktalarında standart olarak k9 lar kullanılarak yasak madde ve emtiaların denetimi sağlanabilir

k9guvenlik2

Raylı Sistemler

Ülkemizde şehir içi ve şehirlerarası raylı taşımacılık yatırımları giderek artan bir şekilde ilerlemektedir. Bununla birlikte risk de o oranda artmaktadır. Büu yüzden  daha şimdiden standart güvenlik uygulamalarınınn arasına yolcu beraberi eşyaların veya kargo emtialarının denetlenmesine k9 ların kullanılması alınmalıdır.

k9guvenlik3

 

Okul Kampüs

Okul ve kampüslerinde  de k9 ları standart güvenlik uygulaması  haline getirmek gerekmektedir özel güvenlik birimleri özellikle uyuşturucu madde araması yapılması konusunda önlemler alabilmeldir. Bununla birlikte bir çok farklı alanda k9 lar kampislerde görev yapabilirler.

k9-guvenlik1

 

Etkinlik Güvenliği

Genclere yönelik olarak yapılan ir çok etkinlik aynı zamanda art niyetli insanlar için de bir pazar oluşturabilmektedir. Bu sebeple etkinlik güvenliğinde detektör ve koruma ve detektör köpeklerden muhakkak faydalanılmalıdır.

Aynı zamanda özel ve önemli kişilerin katılacağı etkinliklerde de k9 lar güvenlik birimlerine destek olabilirler.

 

 

k9-guvenlik3

k9guvenlik1

The post Özel Güvenlik Hizmetlerinde K9 Kullanımı first appeared on Göktan Eker.

]]>
http://www.goktaneker.com/2013/03/31/ozel-guvenlik-hizmetlerinde-k9-kullanimi/feed/ 0