Gündem · Köpek Eğitimi · Köpek Eğitmeni Eğiticisi Programı · Köpek Eğitmeni Eğitimi · Köpek Gezdiricisi Eğitimi · Köpek İdarecisi Eğitimi · Mesleki Eğitim
Antalya’da Köpek Çiftliği Faciası ve Köpek Eğitmenleri
Şu sıralar kaleme aldığım Köpek Eğitmeni Olmak İsteyenler İçin Altın Kurallar yazısını daha tamamlamadan sosyal medyada iki üç yıl önce çekildiğini öğrendiğim görüntüler yayınlandı.
Köpek eğitmenliği mesleğini seçmek isteyenler için bir rehber oluşturmaya çalışırken, köpek eğitmenliği mesleğininin itibarının ayaklar altına alındığı bu görüntülerin bir köpek eğitim ve pansiyon çiftliğinde çekilmiş olması da oldukça üzücü.
KÖPEK EĞİTMENLİĞİ mesleki eğitimi ile ilgili olarak yıllardır uğraşıyorum, ancak ne yazık ki ülkemizin bürokrasisini aşabilmiş değilim.
Sanırım 2001 yılıydı. Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Köpek eğitmenliği kursları açabilmek için hazırladığım bir müfredatı Talim Terbiye Kurulunda savunmuştum. O zaman çok olumlu bakmışlardı ve Ankara üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden Görüş isteyeceklerini, bu görüşün gelmesinin ardından Bu kursların açılması ile ilgili Tarım Bakanlığı’na da yazacaklarını belirtmişlerdi.
Çok sevinmiştim..
Ancak sevincim , veteriner fakültesinde görevli ismini vermeyeceğim bir hocamızın bu tip bir kursun açılması durumunda Türkiye’de ders verecek yetkinlikte kimsenin olmadığını raporlaması ile kursağımda kaldı. Bir de Tarım Bakanlığı’nın – bu tip bir programın açılmasına gerek yok, biz bakanlık olarak çalışmalarımızı zaten yapıyoruz – yorumu eklenince mallesef program suya düştü. Aradan geçen koca 10 yıl içerisinde bakanlığın bırakın bir çalışma yapmasını, benim hazırladığım programın çooooook küçük bir kısmını bir kaç eğitmeni toplayarak, yarım yamalak 3 günlük bir seminerde uyguladığını ve sertifika verdiğini duyduğumda ne kadar güldüğümü anlatamam.
E tabi Göktan Eker yılar mı? Konuyu Uludağ Üniversitesi’nde görevli köpek eğitimine inanan bir kaç hocamla paylaştım. İbrahim Orhan Meslek Yüksek Okulu’nda Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlıgı bölünmünde 3 yıl köpek eğitimi dersleri verdim.
Bu dersler devam ederken saygı ile andığım Gülşen Hocam ve tabii ki Bahri ve Aytekin hocalarımın da desteği ile iki yıllık bir köpek eğitmenliği programı taslağı hazırladık. Bu programa o kadar güveniyordum ki , henüz 99 depreminin tozları ortada idi ve iki yıllık köpek eğitmenliği meslek yüksek okulunun okul bitirme tezi bir arama kurtarma köpeği olacaktı. Mezun olan her öğrenci en az bir arama kurtarma köpeği ile mezun olacaktı. Gemlik Askeri Veteriner Okulu Komutanlığı ile de temaslar sağlamı,ş programa destek vermelerini de garantilemiştim.Çoooooooook sevinmiştim…
Ancak Uludağ Üniversitesi Senatosu’nda programın hem de veteriner hekim olan bir üyesinin de red oyu ile kabul edilmediğini öğrenene kadar…
Yok hala yılmamıştım, bu sefer kanalı değiştirdim. Özellikle Özel Güvenlik Federasyonu Yönetim Kurulu üyeliği görevimde Güvenlik Köpekleri İdarecileri ve Eğitmenleri derneği kurarak, mesleki eğitimi başka boyuta taşıdım. İnancımı hala yitirmedim. Konu ile ilgili ciddi yol almışken , yine adını vermeyeceğim bir güvenlik firmasına ait bir köpeğin ne yazık ki kabul edilemez bir şekilde masum bir genç kızı ısırması sebebi ile güvenlik sektöründe köpeklerin kullanılması yasaklandı.
Devam eden yıllar içerisinde en az 30 defa Ankara’ya gittim, Özel Güvenlik Daire başkanlığı, Koruma Daire Başkanlığı, Polis Akademisi ve daha adını hatırlamadım bir çok resmi kurum ve kuruluşun kapısını aralamaya çalıştım. Hatta bir ara Özel Güvenlik Daire Başkanlığı yetkilileri İstanbul’a gelip, bizleri tamamdır bu işi halledeceğiz diyerek umutlandırdılar.
Çooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooook sevindim… Ama aradan neredeyse 3 ay daha geçti ve çalışmaların gene rafa kalktığını öğrendim.
Uzun lafın kısası yılmadım, ısrarla köpek eğitmeni, köpek idarecisi, köpek bakıcısı, köpek gezdiricisi eğitmeye devam ediyorum. Aslanlar gibi de sertifika veriyorum. Altına imza atıyorum. Şaka gibi benim imzaladığım sertifikaya sahip kişiler Birleşmiş Milletler, ABD, Rusya, Kıbrıs, Yunanistan, Ermenistan, Irak, Libya, Ürdün, Azerbaycan gibi ülkelerde iş kuruyorlar yada işlere giriyorlar. Benim memleketimde halen adam yerine konmuyorum…
E ondan sonra da köpek eğittiğini iddia edip de kulübede tekme tokat köpek döven çocuklara da kızamıyorum. E biz sizi eğitmedik ki siz köpekleri eğitin. Ülkemiz bize sizleri eğitme fırsatı vermedi ki siz köpeklerin dilinden anlayın…
Merak etmeyin yılmadım. Bir gün yetkililer, köpek sahiplerinin ve köpeklerin mutluluğunun ehil köpek eğitmenlerinin elinden geçtiğini anlayacaklar. Hatta sokak köpekleri problemi ile köpek eğitmenleri arasında bağ bile kurabilecekler. En azından çocuklarımız görür diye umuyorum.
senin çababalarını herhalde benden iyi bilen varmıdır bilemiyorum ama her zaman senin yanındayım